24 Şubat 2019 Pazar

Yenilenerek Kendini Değiştir!



Yeni bir hayat bekleme, hemen harekete geç ve işe başla!
Yapman gerekenler:

1. Öncelikle işe kıyafetlerinden başla!
Dolabını aç ve giysilerine bak. İçlerinden hangisi seni mutlu etmiyor gözüne kestir. Hemen kocaman bir çöp poşeti al ve içine uzun süredir giymediğin, giydiğinde seni rahat hissettirmeyen, rengi solmuş, modası geçmiş, alakasız birinden hediye gelmiş, tarzına uymayan, seni şişman gösteren, su çekmiş, sarkmış her şeyi içine koy. Poşetin ağzını kapa. Arada gördüklerini başka poşete de koyabilirsin. Biliyorum ki bir poşet asla yetmeyecek. Ayakkabıların, çantaların ve aksesuarların için de aynısını uygulaman lazım. Dolapların içini silip şimdi kıyafetlerini rengine göre yerleştir. Pembeler bir yere yeşil tonları bir yere. Asla onları karıştırma. Ne kadar mutlu oldun şimdiden? Arada dolabı açıp bakmandan belli:))) Bu kıyafetleri en yakın çöpe, geri dönüşüm kutusuna ya da ihtiyacı olan birine verebilirsin.

2. Gelelim ev mevzusuna. Evin küçük ya da büyük olabilir ama en güzeli sade ve az eşya. Kıyafetlerinden arındığın gibi evdeki fazlalıkları da atmalısın. Güzel bir temizlik ile yorgunluktan bayılana kadar devam etmelisin. Yoksa yarım kalan iş bitmez.))) 3 senedir sehpa üstünde duran objeyi başkasına hediye etme zamanı geldi. Özellikle halının ve perdenin rengi sade olsun ki zihnin evde bulanmasın, dinlensin. Mutfak, depo, yatak odası, banyo, salon düzenlendiyse biraz da kendimize dönelim.

3. Kafa dağıtmak için farklı bir müzik dinlemek gerek! Hiç dinlemediğin müziği bul. Bu klasik müzik de olabilir, caz da R&B de. Bir süre onu dinle, seni zorlamayacak farklı ülke müzikleri de olabilir. Yaratıcı insanlar bu yönteme sık sık başvuruyormuş. Faydasını göreceksin. Aynı şeyleri yaparken müziğini değiştir.

3. Güzelleşme zamanı geldi. Kendini asla ihmal etme. Kuaföre git. Bakımını yaptır. Spa da olur, hamam da sauna da. Her ay rahatlaman lazım. Cilt bakımı (Kore ürünleri:) Tırnak bakımı yapalım ve makyaj malzemelerini yenileyelim. Para varsa komple atıp yenisini alalım. Rujumuzu biraz belirgin yapabiliriz. İlgi çekmek güzeldir. Saçları daha sık fönleyelim lütfen.

4. Güzellikten spora geç! En az haftanın bir günü yoga olur pilates olur zumba olur. Ne yapıyorsan yap ama git. Pahalı deme 20 Lira'ya dersler de var. Aylık üyelik yapmak zorunda değilsin. Bu seni gerebilir. Görev gibi spora gitme, zevkle git. Koşu bandı sıkıcı geliyorsa zumba yap eğlen! Dans iyidir. Bazen yorulana kadar spor yapmalı kafanı dağıtmalısın. En kötüsü evde ip atla ama komşuları rahatsız etme. Fiziksel aktivite beynini çalıştıracak.

5. Ceviz ye! Azıcık akıllan. Kuru yemişini, meyveni, sebzeni eksik etme. Sağlıklı beslen. Gün içinde bol çeşitli ye. Ancak ekmek yeme. Hamur yeme. Bunu demesi kolay ama 2 senedir ekmek, börek, baklava yiyemeyen biri olarak diyorum ki ne kadar zararlı oldukları ancak 1 sene sonra anlaşılıyor. Yani glüteni bırakmak çok zor. Biz çok tüketiyoruz ama karnımızdaki şişlikler, bel çevresindeki goflukların tek kaynağı hamurişi. Hiç glüten tüketmezseniz emin olun 1 ayda 3 kilo garanti vereceksiniz. Ama devam ettirip rejimi bozmamalısınız. "Dayanamıyorum, elim ayağım titriyor,, doymuyorum, açım, sadece bir dilim yiyorum" çok tehlikeli laflar. Bir süre sonra alışılıyor. Çok zor ama hamurun ne kadar zararlı olduğu inanın 1 sene sonra anlaşılıyor. Vücudu terkedince yeni biri oluyorsunuz. Aynı şey şeker için de söyleniyor ancak enerji yaptığı ve bana dokunmadığı için arada kek-kurabiye-sütlü tatlı yiyorum. Ama paketli şeker-çikolata glikozdan dolayı balgam ve gıcık yapıyor onları yiyemiyorum. İyi bir şey! EKMEK YEME! Yapabilirsin. Daha dinç ve zihnin berrak olacak.

6. Tatile çık. Uzun süredir gitmek istediğin yere hemen git. Gençken gez. Yaşlanınca da gez. Unutma bir hayata başka hayatlar da sığdırabilirsin. Yani Türkiye'de koca bulamadım diyorsan İtalya var. Burada iş bulamadım diyorsan Almanya var.)) Dil de önemli öğren muhakkak. Ücretsiz kurslar var. Git öğren. Sosyal ol. Muhakkak zengin ve çevresi geniş arkadaş edinmek gerekmiyor. Her kesimden insanlarla sohbet edip başka bakış açılarını da gör! Bu işine yarar.

7. Kişisel gelişim kitapları yerine roman oku, öykü oku. Yoksa başka dünyalara gidemezsin. "Sen güçlüsün!" diyorlar belki de güçlü değilsin. Önemli olan kabullenmek. Ne yapacağına sonra bakarsın. Güçlü olacağım diye erkekleşme. Metropoller erkekleşmiş kadın kaynıyor. 35 yaşında, beyaz yaka, bekar bağırıyor "Kendi ayaklarımın üzerinde duruyorum". Tebrikler ama saldırma lütfen. Kadın kadındır, erkek erkek. Yalnız yaşayabilirsin ama cinsiyet değiştirmiş gibi durma. Bırak o tercih olarak kalsın. Yani sen kadınsan öyle davran, tek başına yaşaman seni manyak yapmasın. Sokaktaki kedileri köpekleri eve getirip onları kendi yaşam alanından koparma. Yalnız yaşamayı öğrenmemişsin demek, kendi ayakların üzerinde duramıyorsun demek. Başka bir canlıya ihtiyaç duyuyorsan bu insan olsun. Hayvanları bunun için kullanma. Hayvanlara insanı anlamlar yükleme. O canlı yalnız dağda da yaşar ama sen asla!

8. Film izle, belgesel izle, TRT 2 izle:)) Farklı ülkeleri ülke sinemasıyla tanırsın. Boş dizileri izleme, annen, baban izliyorsa tak kulaklığı kendi dünyana geç. Tiyatroya git, şehir, devlet iyidir, özelleri seçmen lazım. Youtube'da var, aç bir müzikal dünyan şenlensin.

9. İşle ilgili pek fikrim yok. İstemediğim işte asla çalışmadım. Kendimi sıkmadım ve ezdirmedim. Dedikodu ise çok sıkıcı. O yüzden vakit harcayacak şeyler yapma. İş yerinde sana dert yanıp enerjini yiyenleri geri püskürtmelisin. Zaten senin kuyunu kazanlardan biri de mutlaka odur.

10. Eski fotoğraflar ve gelecek. Eski fotoğraflarına bak, beğenmediklerini at ve geleceğini nasıl gördüğünü hatırlar. Eğer o noktada değilsen demek pek istemiyordun. Hala içinde kalan bir şeyler varsa harekete geç. Meslek değiştirmek, ülke değiştirmek, şehirden taşınmak, boşanmak ya da evlenmek artık daha kolay! Azap çekme. Canının istediğini yap. Son olarak da EMEKLİLİĞİNİ BEKLEME. Harekete geç!












14 Şubat 2019 Perşembe

Ghost In The Shell-Tokyo Ghoul-Gintama

Rupert Sanders'in yönettiği "Kabuktaki Hayalet"in başrollerinde Scarlett Johansson, Michael Pitt, Michael Wincott, Takeshi Kitano ve Juliette Binoche oynuyor. Japon sanatçı Masamune Shirow tarafından yaratılan bir manga serisinden uyarlanan bilim kurgu filmi, "9. Birlik Özel Görev Gücü"nün başında yer alan, özel operasyonlardan sorumlu insan cyborg hibritin öyküsünü anlatıyor. Aynı zamanda Mamoru Oshii imzalı, 1995 yapımı ünlü animasyon filmi Ghost in the Shell'in live-action uyarlamasıdır.

Binbaşı Major, ameliyat masasındadır. Uyanınca ona limandaki bir kazadan kurtulduğu söylenir. Vücudu kurtarılamadığı için ona yeni bir vücut yapılmıştır... Bir sene sonra azılı suçluları yok etmek için görevinin başında olan Binbaşı, zaman zaman anlam veremediği anılar görür. Doktoru da onları etkisiz hale getirmek için bazı müdahalelerde bulunmaktadır. Binbaşı kendini adadığı görevinde azılı bir suçlu olan Kuze ile karşı karşıyadır. Ona ulaşmak için cesurca hamleler yapar. Yol arkadaşı Batou da onu yalnız bırakmaz.  

Düşman bilinen Kuze, aslında Binbaşı'nın gözünü açacak tek kişidir. Çünkü ona söylenen yalanların ortaya çıkmasına sebep olur. Bakalım Major adaletsizlik için neleri göze almıştır?


Tokyo Ghoul, 29 Temmuz 2017 tarihinde vizyona giriyorSui Ishida tarafından oluşturulan manga Weekly Young Jump'da Eylül 2011 - Eylül 2014 tarihleri arasında yayımlanmış. Devam serisi de 16 Ekim 2014'te başlamış olup halen devam etmektedir. 12 bölüm televizyon animesi olarak; 3 Temmuz 2014 - 19 Eylül 2014 tarihleri arasında, diğer 12 bölüm anime ise mangadan farklı bir hikaye ile 8 Ocak - 26 Mart 2015 tarihleri arasında yayınlanmıştır 
Ken Kaneki, bir kafede Rize Kamishiro adında bir kadınla tanışır. İkinci buluşmaları biraz kanlı biter. Çünkü Rize bir ghoul (gûl) dur. Yani insan eti yiyerek yaşamını sürdüren bir çeşit canlıdır. Rize onu ısırdıktan sonra üstüne düşen inşaat demirleri yüzünden ölür. Ken de hastaneye kaldırılır. Doktor, Kaneki'ye Rize'nin organlarını nakil eder. Böylece hayata geri döner. Daha sonra kendini saklamak için uğraş verse de Kaneki, yarı insan/yarı gûl şekilde topluma katılıp yaşam mücadelesi vermeye başlar. 
Ghoul ne demektir? Vampire benzeyen ghoul’lar sadece kan emmek yerine avını tümüyle yerler. Kimi insan yemeyi zevkle yaparken kimisi de mecburiyetten yapar. Tokyo’da onlara karşı mücadele eden CCG (Commission of Counter Ghoul) adlı bir birim de bulunmaktadır. Ken Kaneki’nin yaşam mücadelesi de hastanede başlayan ikinci hayatıyla daha bir anlam kazanır. 

Gintama; Hideaki Sorachi tarafından yazılan Shonen Jump dergisinde yayımlanan bir mangadır. Edo'da yaşayan Sakata Gintoki, Shimura Shinpachi ve Kagura'nın komedi ve aksiyon içeren yaşamını anlatır. Bir samuray olan Gintoki, Shinpachi'yi, gezegenlerini ele geçiren amantolardan kurtarmıştır. Daha sonra en güçlü klan olan Yato klanından Kagura ile tanışırlar ve Yorozuya'yı oluştururlar. Gintoki sıradan bir insanmış gibi göründüğünden düşmanlarının alayına maruz kalır. Gintoki Amantoların işkalinde onlar ile savaşmıştır ve arkadaşlarının ona verdiği isim ise Beyaz Şeytan'dır.  
Gintoki ve arkadaşlarının başına gelen olaylar bazen komik, bazen hüzünlü ve bazen de macera ve aksiyon doludurSık sık Gintokinin eski savaş yoldaşlarından olan ve 'Kihetai' denen bir terör örgütünün lideri olan Takasugi ile mücadele ederler. Zamanla Amantolar arkasındaki gerçek önyüze çıkar ve örgütler arası savaşlar başlar.

JoJo’s Bizarre Adventure: Diamond is Unbreakable 
Haftalık Shonen Jump dergisinde 1987-2004 yılları arasında yayınlanan ‘JoJo’s Bizarre Adventure mangası 2005 senesinde Ultra Jump adlı dergide yayınlanmaya devam etmiştir. Hirohiko Araki'nin mangasının dördüncü bölümü olan “Diamond is Unbreakable”ı Ağustos ayında live action film olarak izleyebileceğiz.  
Film, S şehrindeki Jōsuke Higashikata ve arkadaşlarının başına gelen olayları anlatıyor. Sihirli okun ortaya çıkması gerekmektedir. Çünkü ancak diğerlerini o durdurabilir.” Birçok televizyon animesine adapte edilen manga Kuzey Amerika’da da okuyucularıyla buluşmaya başlamış. Warner Bros ise Diamond is Unbreakable filminin yapımcısı... Şimdiden iyi seyirler.

Neko Atsume No Ie 
20 Ocak 2014 senesinde çıkan kedi toplama oyunu “Neko Atsume” den uyarlanan filmin adı “Kedi Toplama Evi”. Masaru Sakumoto best seller kitaplar yazan biridir. Ancak son zamanlarda ona pek ilham gelmez. Hayatında yeni bir sayfa açmak adına yeni bir eve taşınır.  
Masura çatısında konuşan bir kedi ile karşılaşır. Daha sonra onu göremez. Kediye yemesi için yemek götürür ve onu bulmak için elinden geleni yapar. Diğer kedilerle arasında farklı bir iletişim başlar. Bakalım Masura yeni kitabı için nasıl bir ilham kedisi! ile karşılaşacaktır... 8 Nisan’da gösterime giren filmi kediseverler ayrı bir duyguyla izleyecek.

Blade of the Immortal 
Afternoon dergisinde 1993 senesinden 2012’ye kadar yayınlanan manganın yaratıcısı; Hiroaki Samura. Aynı adlı mangadan uyarlanan film, diğerlerine göre biraz daha kanlı. Manji’nin kızkardeşi gözü önünde öldürülmüştür. İntikam almaya karar veren Manji’ye güç vermek için gizemli bir kadın ortaya çıkar. Bu kadın ona sonsuz gençlik ve ölümsüzlük bahşeder. Rin’in ailesi de yok edilmiştir. O da intikam için bir yolculuğa çıkar bu süreçte Manji’den destek ister. İkisi "Itto ryu” ya karşı bir savaşa girerler. Bu savaştan acaba kim galip çıkacaktır?

SWEET BEAN



Sentaro küçük dükkanında dorayaki (içi fasülye ezmeli krepler) yapmaktadır. Bir gün liseli kızlar gelir. Sentaro gürültülerinden o kadar rahatsız olur ki onlara gitmeleri için hediyeler verir. 76 yaşında bir kadın da yarı zamanlı eleman arayan Sentaro ile iş görüşmesi için gelmiştir. Tokue yaşlı olduğu için işe kabul edilmez ve tekrar geleceğini söyleyerek gider. Başka bir öğrenci olan Wakana da işe taliptir. Ancak Sentaro kızın derslerini çalışmasını öğütler.  
Ertesi gün tekrar gelen Tokue, patron maaşı az da verse o işe girmeye niyetlidir. Ellerinin sakat olması ve yaşı gereği ağır iş yapamasını Sentaro sebep gösterir. Kadın 50 senedir fasülye ezmesi yaptığını söylese de işe yaramaz. Hazırlıklı olan Tokue, Sentaro’ya tatması için bir kap fasülye ezmesi bırakır.  Taktik işe yaramıştır. Tokue kiraz çiçekleri dökülürken tekrar gelir. Bu sefer işi almıştır. Heyecandan ne diyeceğini bilemez hatta sevinçten ağlar.  
İlk iş gününe güneş doğmadan gelen Tokue, ev yapımı fasülye ezmesini hazırlamak için çalışmalara başlar. Haşlama, süzme, pişirme ve yıkama gibi aşamalar oldukça uzun sürer. Sentaro ise fasülyelerin hazır olmasına iki saat kaldığını duyunca biraz pişmanlık hisseder. Toptancıdan aldığı ezme yerine ev yapımı hali biraz zahmetli gelmiştir. 
Sentaro krepleri hazırlar, ezmeleri içine sürer. İkisi de tadına bakarlar ve değdiğini söylerler. Okullu müşteriler de lezzeti farketmiştir. Bir gün sonra dükkanı açan adam şoke olur. Kapıdaki sırayı görünce önemli bir şey olduğunu düşünür. Oysa insanlar onun lezzetli dorayakisinin tadına bakmaya gelmiştir. İyi satış yapılan bir günün akşamında dükkanın eski sahibi gelir. Sentaro’nun cüzzamlı bir kadını işe aldığını ve bunun duyulması halinde dükkanın batacağını söyler. Ayrıca uyarır hala onlara olan borcunu ödememiştir.  
Sentaro olanlara sinirlenince işe gelmez. Tokue dükkana gelmiş çoktan satışa başlamıştır. Wakana da ona katılır. Bunu duyan adam çok şaşırır, yine de kadını zorlamak istemez. Wakana’nın aklına yaşlı kadının elleri takılır. Gerçekten cüzzamlı olup olmadığını kütüphanede araştırır. Son yasaya göre cüzzamlıların halktan uzaklaştırılıp bir yere kapatılmaması gerektiğini öğrenir.  
Ancak dükkan sahibinin dediği gibi haber yayılmıştır ve insanlar cüzzamlı birinin çalıştığı yerden yiyecek almamaktadırlar. Bir gün yok satan dorayaki diğer gün elde kalmıştır. Durumu anlayan kadın dükkana gitmeyi bırakır. Sonra da Sentaro’ya “Sevgili patron” diye başlayan bir mektup yazar devamında ona fasülyelerin öykülerini dinlediğini anlatır. Öğüt veren kadın, hayallerinin peşinden koşması gerektiğini söyler. Ve konuşmaları gerekmektedir.  
Wakana ise kuş kafesini kaptığı gibi evden kaçmak için harekete geçmiştir. Alkolik annesine daha fazla katlanamaz. Bir yandan da kendini suçlu hisseder. Tokue’nin ellerindeki problemi annesine anlatmış bu yüzden dedikodunun yayılmasına neden olmuştur. Sentaro da onu koruyamadığı için üzgündür. İkisi onu kaldığı cüzzamlılar evinde ziyaret ederler. Tokue kuş cıvıltıları arasında onlarla sohbete başlar. 10 sene önce kocasını kaybettiğini söyler. Kardeşinin onu genç bir kızken getirip cüzzamlı diye oraya bıraktığını anlatır. Onu en çok üzen de evden getirdiği güzel kıyafetlerinin imha edilmesidir. 
Güzel geçen sohbetin ardından bu sefer Sentaro, Tokue’ye mektup yazar. Geçmişinden bahseder. Daha önce bir barda çalıştığını ve bir kavgayı ayırmaya çalışırken birisini sakat bıraktığını anlatır. Annesi de erkenden ölünce ondan eski öyküleri dinleyememiştir. Huzuru bulacağını düşünerek insanlardan uzak durmayı tercih eden adam, yaşlı kadınla gerçek dorayaki yapmayı öğrenmiş ve hayata tekrar dönmeye başlamıştır. Dükkanın sahibi tadilat işlerine girişince Sentaro ne yapacağını bilemez. Bu sefer onu toplamak Wakana’ya düşer. 
İkisi Tokue’yi ziyarete gittiklerinde acı haberi öğrenirler. Yaşlı kadın zatürreden ölmüştür. Sentaro ise yazıp göndermediği mektupla kalakalır. Ölmeden önce onlara mutfak gereçlerini ve bir de ses kayıt cihazını bırakmıştır. Kayıtta; kuşa bakacağını söylediğini ancak onu doğaya saldığını söyler. Sentaro’nun yüzünü görünce onun neden hüzünlü olduğunu düşünmüş ve doğuramadığı çocuğunu onun yerine koymuştur.  
Tokue’nin arkadaşı mezar taşlarının olmadığını ölen cüzzamlılar için ağaç diktiklerini söyler. Bu nedenle dükkanın önündeki kiraz ağacına derin bir sevgiyle baktığı anlaşılmıştır. Tokue artık başka bir boyuttadır, vücudu gökyüzüne uzanırken ellerinde sakuralar açarAğaç aynı zamanda yeniden doğuşun simgesi olduğu için kutsal kabul edilir. 
“Umudun Tarifi” hayatın zorluklar karşısında nasıl ayakta kalınabileceğinin güzel bir örneği. Hem senaryosunu yazıp hem de yönetmenliğini yapan Naomi Kawase’nin filmi, 2015 senesinde Cannes’da Belirli Bir Bakış Bölümünde gösterilmiş. Kalplere dokunan ‘Umudun Tarifi’ni izlemek isteyenlere iyi seyirler.

Sanat Koleksiyonu Olan Zengin Bir Adamın Öyküsü-6

God of Art- Sanat Tanrısı 6. ARTEMİS Artemis şaşkındı, garip bir mesajla uyanmıştı. Efil akşamüstü gelip onu alacak, Pertev’in dedesinin...