29 Eylül 2012 Cumartesi

Bir Diş Eksiğim

Dün gece 30 dakika zonklayan 2 kanal tedavisi görmüş dişime bu sabah veda ettim.
Uzun zamandır -10 sene- diş çektirmemiştim. Benim için zor oldu.
3 doktor gördü veee bu diş çekilecek dedi. Ağla ağla öldüm. Gözyaşlarım tükürüğüme karıştı.
Yanarım yanarım 2. kanal tedavisi 6 ay önce olmuştu ona verilen paraya acırım.
Neyse ödedim gitti. Bu dişlerimden çektim ömrümde gözüm açık gitmesin bari.
Dün akşam sevgillinin eşyalarını topladık evde sabah da taşımacı adamlar geldi.
Karşıya taşımaya yardım edemedim çünkü diş durmuyordu.
Bugün Türk-İtalyan Mutfağı Omuz Omuza etkinliği var Maçka Parkı'nda ama gidemedim.
Şimdi yeni eve gidilecek tüm çöp poşetlerinin içindekiler yeni yerlerine kavuşacaklar.
Allahım bize güç ver.
Ayrıca bamya ve kısır bugünün menüsüydü.
Elime sağlık.
Tabi dişlerime de.

21 Eylül 2012 Cuma

Gri Gökyüzü

Bugün CUMA...
Yarın da cumartesi
Ne çok iş var aslında sevgilim haftaya taşınıyor, eşyalarını toparlamak lazım.
Battal boy ve orta boy çöp poşetleri almak lazım.
Eskileri atmak lazım! Bu takıntılı durumum benim.
Dün kendime gri az topuklu bir bot aldım çok sevdim giymek istiyorum hemen.
Ancak aynı renk çanta bulmalı.
Radyoda Coldplay vardı uykuya ramak kaldı.
Sütlü kahve güzel gidiyor yağmur yağarken.
Ha birde kahve makinesi almamız lazım.
Dün Kardeş Tolga'nın doğumgünüydü lağıyıyla kutlayamadık ama Bim'den alınan pasta yetti ona.
Tolga bir yazı yazmış bana çok duygulandım kızmayacağını bilsem buraya yükleyeceğim.
Benim ona yazmam gerekirken.Karşılığında sağol çok duygulandım diyebildim ancak.
Gizem ise doğumgününü unutup eve gitmiş. Baya güldüm acı acı!
Kuaförüm 4 rengi karıştırıp bir renk elde etti, 15 dakika süren bu itinalı işlem için onu tebrik ettim.
Herkesler sevdi bu yeni rengi.

Haritadan Elbisem

18 Eylül 2012 Salı

YAĞMURLAR

Dün sabah uyandığımda çatıdaki yağmur sesleri beni korkuttu. Her sabah martı sesleri korkuturken,
ancak ben çıkmadan önce yağmur kısa bir süreliğine durdu. Şanslıydım.
Tüm gün bodrum katta çalışmanın avantajı var. Hava olaylarına göre psikolojin bozulmuyor.
Gri bulutları görmek bazen iyi olabiliyor. Dün sabah uayndığım gibi elime fotoğraf makinesini alıp camdan karşıyı çektim. Gökyüzü mavi-gri çatılar kiremitler kırmızı. Güzeldi.
Bugün de yağmur kırıntıları var.
Yazın gidiyor olması  beni bu kadar üzmemeli.
Nasılsa seneye bir daha var.

15 Eylül 2012 Cumartesi

Havuz Sefası-31 derece

Bugün sevgilimin yeni kiraladığı eve gittik. En heyecan verici tarafı ise sitenin havuzunun olması. Hem kapalı hem de açık:P
Evden bikinilerimi alıp Ataşehir'e gittik. Yolda lokma dağıtan bir ekip gördüm. Kadın arabaya 5 lokma uzattı çok sevindim. Oğlu üniversiteyi kazanmış. Günün en güzel anıydı.
Önce kapalı havuza girdik sonra açığa. Ancak kapalı daha ılık gibiydi. Güneş birazcık yaktı beni ama biraz.
Evin manzarası güzel orada uyanacağımız günü bekliyorum:)
Ayrıca sabah sardığım sigara börekleri resmen puro olmuş!
Ama kek ağzıma layık.
Az sonra hazırlanıp Sevgi'nin balkonunda balık yemeye gideceğiz. Önce ona hediye bakmam lazım ne alsam diye düşünüyorum. Ha bir de Sevil'e almak lazım.
Sezen ameliyat olacak pazartesi çok üzüldüm.(
Yarın akşam "Şark Dişçisi"ne gidiyoruz. Cemil Topuzlu'da...
Yaz bitmesin...

14 Eylül 2012 Cuma

BUGÜN 1 SAAT ÖNCE

14 EYLÜL 2012

10.30 molasına çıktım elimde kahve kupamla...
Yüzüme ılık bir rüzgar çarptı.
Elimde kahve kupası yerine deniz havlusu olsaydı...
Ayağım converseden çıkıp kumlara gömülebilseydi.
Deniz kenarındaki sığ suda kürekle oynayan çocuk seslerini duysaydım,
Fazla rahatsız olmazdım.
Uzanıp sigara izmariti olmayan bölgeye "This Is Love"ı dinlemek...
Gözlerimi güneşten korumak için kırpıştırmak.
En yüksek iskeleden kendimi suya bırakmak ve aynı hızla yükselmek ve tekrar tekrar aynı şeyi yapmak!
Olurdu, bana uyardı!

12 Eylül 2012 Çarşamba

Bİ-MONG KİM Kİ-DUK


"Film, Jin isimli genç adamın rüyasında bir arabaya çarpması ve sonra olay yerinden kaçışı ile başlar. Rüyanın yarattığı etkiyle uyanan Jin, kazanın olduğu yere gider ve gerçekte bir kaza olduğunu görür. Olay yerinde kazayı araştıran polisleri takip eden Jin, kazayı Ran isimli bir kadının yaptığını ve kazadan sonra kaçtığını fark eder. Polisler kadını karakolda sorguya çekerlerken, kadın ısrarla hiç bir şey yapmadığını ve o saatlerde evinde uyuduğunu söyler. Bu arada polis karakoluna gelen Jin, ifade veren Ran'in suçsuz olduğunu her şeyi kendisinin rüyada yaptığını polislere söyler. Polisler Jin’e inanmaz."
Dün akşam zevkle izlediğim bir film:)))
Geçtiğimiz günlerde Venedik Film Festivali'nde Altın Aslan'ı "PİETA" filmiyle alan Güney Koreli yönetmen Kim-Ki-Duk'un kölesi olabiliriz. Ama istemez. Hani setine gitsem paso ona yeşil çay yapsam bana yeter.
Allah o günleri de göstersin.
BİR DE PEDROLU GÜNLERİ...

11 Eylül 2012 Salı

SENİN AİLEN BİR YALAN YAVRUM-X-IST


Karikatürist Bahadır Baruter'in, x-ist’teki Senin Ailen Bir Yalan Yavrum başlıklı sergisi 13 Eylül-13 Ekim tarihleri arasında görülebilir.
Mizahi bakış açısı ve ironik yaklaşımını resimlerinde de sürdüren sanatçı, toplumun en gizli tabularından biri olan aile kavramını gösterilmeyen gerçekleri ile ele alarak seyirciyi kendiyle yüzleştiriyor.
Bahadır’a göre yalnızlığın kendine bahane edindiği en makbul kılıf ailedir. Aile, bireylerin ancak bir arada varolabileceği inancıyla inşa edilmiş, yanıltıcı bir mutluluk kaynağıdır.
Etrafın algısına yansıtılan olumlu imajların aksine mecburi ilişkiler, zoraki gülümsemelerle insanı esir edebilir. Organik bağlar tutundukça kopar, birlik uğruna bireyi yok eder. Baruter, karşı duruş sergilediği aile kavramını farklı üslupları birleştirerek resmediyor.
Aslında her resim kara mizahla harmanlanmış gündelik bir sahnedir. Beklenilenin aksine mutlu aile sofraları, kucaklanan çocuklar yoktur bu sergide. “Senin ailen bir yalan” derken de Baruter, aslında kendi yalanımızı ortaya çıkarmayı hedefler, aile tablolarını sahtelikten arındırarak yeniden yaratır; izleyiciyi bir kez de duruma dışarıdan değil içeriden bakmaya çağırır. Sıcak, sevecen ve güvenli görünen anların gerçekliğini sorgular, doğal olanı arar. Amacı kendi doğrusunu kabul ettirmek değil, kabul görenin sorunlarını su yüzüne çıkarmaktır.

10 Eylül 2012 Pazartesi

Eti Puffff



Ne güzel bir gün diyorum.
Sevgilim havuzlu bir ev kiralamış bulunuyor ve biz de ev telefonunu kapamış sadece internet parası ödeyecek duruma geçmiş oluyoruz.
İnsan hayatındaki bu değişimler yeni güzel sürprizleri beraberinde getirmeli!
Eşya toplama, eskileri atma, yenilere sarılma günleri geliyor.
Dün gittiğimiz Belgrad Ormanı'nın tadı damağımda kaldı:( Gidip yürünebilir bir yer.
Ormanda yürümek, havuzda yüzmek sevapmış:))))))))99999

7 Eylül 2012 Cuma

Cuma Kahvesi

Gece 1'de yatıp sabah kendimi duşta buldum!
Gece nemli bir hava vardı normal olarak terledim ve sabah ayılmam gerekiyordu.
Hala sıcak daha doğrusu hissedilen sıcaklık fazla ama bugün yağmur geliyormuş.
GEREK YOKTU GERÇİ.
Şaka maka Eylül geldi gidiyor bile.Yeni eleman geldi biz de eğitime adadık kendimizi.
Kollarım ağrıdı çalışmaktan. Aslında yeni bir iş lazım ama...
Bu hafta Tülay ile buluşma planım yattı artık uzun bir süre görüşemeyeceğiz.
Dün de Sevil geldi iyi geyik yaptık.
Bu haftasonu ekşınım ne olur bilemiyorum güzel şeyler beni beklesin diyorum!
8 dakika sonra kahvemi alıp dışarı çıkacağım.
Temiz hava almaya...

2 Eylül 2012 Pazar

KEKİM:)

Eylül Geldi!

Allahım Eylül geldi çok acı çekiyorum!
Hava serinledi mini şortları etekleri giymek hayal oldu. Terlik giyenin midesi gurulduyor!
Yarın ve öbür gün 31 derece olacakmış nasıl oynadım şaşılır.
Şöle 2 hafta daha sıcak sıcak otursaydık ne olurdu sanki!
Para olsa git sıcak memleketlere yazı kaçırma işte.
Kışın nesini seviyorlar sanki. Uzanırsın yatağa açıkta kalan yerlerin üşür.
Hele bu mevsim çorap giysen sıcak giymesen soğuk.
Geçen evi bir temizledim perdeleri bile yıkamışım, camların pervazlarını silmişim.
İnsan pisletmeye kıyamaz. Gittiğimde umarım temiz bulurum!
Mısır yedik şimdi az sonra pişirdiğim keki deneyeceğiz.
Güzel oldu sanırsam çok şekerli değil ama.
Akşama kaymaklı pilav ve tavuk-mantar sote yapma planım var.
Yanına da roka salatası:)))
Nefisssss!

Sanat Koleksiyonu Olan Zengin Bir Adamın Öyküsü-6

God of Art- Sanat Tanrısı 6. ARTEMİS Artemis şaşkındı, garip bir mesajla uyanmıştı. Efil akşamüstü gelip onu alacak, Pertev’in dedesinin...