BİZ BÜYÜK BİR
AİLEYİZ
LEYLA DOĞAN EV İÇ/GÜN LEYLA DOĞAN
Leyla Doğan
çalışma masasında çalışır. Bazı notlar alır. Laptopunu açar yazı yazar. Kendine
kahve koyar.
Leyla dış ses: Ben Leyla Doğan…
Gazeteci,
yazarım… Aynı zamanda Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın gönül
elçilerinden biriyim.
Fotokopileri-notlarını karıştırır.
Maddi karşılık
beklemeden kadın, çocuk yaşlı, özürlü, gazi ve şehit ailelerinin yaşam
kalitelerini yükseltmek için yapılan çalışmalara katkı sağlıyorum.
Toplumsal girişime
ya da sivil toplum örgütü bünyesindeki etkinliklere destek oluyorum.
Birkaç kitap alır eline sayfaları
çevirir.
Gönül elçisi
olduğum günden beri insanların hayatlarına daha bir merakla baktım.
Ve bunu
araştırmacı gazeteci kimliğimle birleştirerek o insanların hayatlarını fotoğraf
makinemle belgelemek istedim…
Fotoğraf makinesini hazırlar.
Bu bana heyecan veriyordu.
Çalışmalarımı
yaparken Ahmet Aksoy’un adını duydum.
İlerlemiş yaşına
rağmen dimdik hayata karşı duran ve çevresi tarafından sevilen örnek biri
olarak ondan bahsediliyordu.
Çalışma masasını görürüz.
Konuştuğu
zaman etrafına neşe saçan pozitifliğiyle insanları kendine hayran bırakan bu
adamı merak ettim. Açıkçası 75 yaşındaki bu ihtiyar delikanlının enerjisi beni
şaşırttı.
Çantasını alır
ve salondan çıkar.
Çalışma
masasındaki notları, kitapları, bilgisayarı görürüz.
Bugün Ahmet
amcayla görüşmek üzere yola çıkıyorum.
1.
BÖLÜM
YALNIZ YAŞIYORUM
AMA YALNIZ DEĞİLİM
AHMET AKSOY EV İÇ/GÜN LEYLA/AHMET
Leyla Ahmet
Aksoy’un kapısının önündedir. Kapıyı çalar.
Ahmet: Geldim geldim…
Hoş geldin kızım geç buyur.
Leyla: Hoş bulduk
Ahmet Bey Amca…
Ahmet amca
kapıyı güler yüzle açar, Leyla’yı içeri buyur eder.
Leyla
Ahmet amcanın salonuna girer.
Leyla
çantasını çıkarır, fotoğraf makinesini ayarlar.
Leyla Doğan dış ses: Ahmet
amca tam sekiz senedir bu evde yalnız yaşıyor, bugünkü misafiri de benim.
Onunla sohbet edip tecrübelerini dinleyeceğim. Bazı notlar alıp fotoğraflar
çekeceğim.
Not
defterini sehpanın üzerine koyar.
Salonun
duvarlarında eski fotoğraflar vardır.
Ahmet: Çay mı içersin
kahve mi Leyla kızım?
Leyla: Siz ne
içerseniz ondan olsun…
Ahmet: Taze çayım var
ondan getireyim…
Ahmet amca mutfağa gider.
Leyla birkaç kare fotoğraf çeker.
Sehpanın üzerindeki albümlere
bakar.
Leyla Dış ses: Benim için
fotoğraf albümünü bile hazırlamış. Sanırım eski günleri yâd etmek istiyor.
Ahmet amca
çayları getirir servis yapar.
Leyla: Teşekkür ederim.
Ahmet: Rica ederim kızım afiyet olsun.
Oturur.
Yaşantısını ve karısını anlatır.
Ahmet: Sabahları erken
kalkıp kahvaltı ediyorum. Tok karınla içilecek ilaçlarım var. Eşim sağken
kahvaltıyı hazırlar sonra beni uyandırırdı. Şimdi kendim kalkıyorum. Hani
derler ya saat çalmadan açıyorum gözümü…
Çay içerler.
Bir yandan fotoğraflara bakılır.
Leyla: Özlüyorsun
değil mi eşini?
Ahmet: Özlenmez mi can
yoldaşımdı o benim… Güzel kadındı iyiki evlenmişim onunla…
Eşinin duvardaki fotoğrafını
gösterir.
Gülüşürler.
Leyla dış ses: Ahmet amca eşi
Ayşe Hanım’ı sekiz sene önce kaybetmiş. Karısını anlatırken hala onu sevdiğini
sözlerinden ve bakışlarından anlıyorum.
En çok beraber
yaptıkları sabah kahvaltılarını özlüyormuş.
Çocuklarının fotoğrafını
gösterir. Övünerek onları anlatır.
Ahmet: Bak bu kızım Esma bu da oğlum…
Leyla dış ses: Ahmet amcanın
bir kızı ve bir oğlu var ikisi de evlenmiş, çalışıyorlar. İkisiyle de övünüyor.
Leyla ise fotoğraflarına bakıp
notlar alıyor.
Leyla dış ses: Her hafta
çocukları onu ziyarete geliyor ve sık sık bir ihtiyacı olup olmadığını öğrenmek
için arıyorlarmış.
Ahmet amca
kimseye yük olmadan yaşamayı kendine felsefe edinmiş. Hala çarşı, Pazar
alış-verişini kendi yapıyor. Çok güzel yemek yaptığını söylüyor.
Pazardan aldığı meyveleri
gösteriyor.
Yemesi için Leyla’yı teşvik
ediyor.
İkisi meyveleri yiyiyor.
Ahmet: Meyveyi,
sebzeyi pazardan alıyorum taze taze. Bak bu meyvelerden ye biraz.
Leyla: Teşekkür ederim…
Leyla dış ses: Ahmet amca
misafir ağırlamasını biliyor. Yediğim en lezzetli meyveler bunlar.
RÖPORTAJ
Yaşlıların yalnız yaşaması sizce
sağlıklı mıdır?
Yaşlıların
kendilerini yalnız hissetmemeleri önemli, çocukları, komşuları ilgileniyorsa
onlar açısından daha doğru olur.
2.
BÖLÜM
EMEKLİLİK
GÜNLERİMİ YAŞIYORUM
AHMET AKSOY EV İÇ/DIŞ-GÜN LEYLA/AHMET
Balkonda
çiçekleri sulayan Ahmet amca, etrafı düzenler.
Ahmet: Liseyi
bitirdikten sonra bir sınava girdim, memur olmak istiyordum. Bir de baktım kazanmışım hemen çalışmaya
başladım…
Leyla dış ses: Tam kırk sene
belediyede memur olarak çalışmış. İşini çok sevdiğini ve bir gün olsun işe geç
gitmediğini anlatıyor… Kırk senenin ardından emekli olmuş. İlk bir iki ay evde
oturmuş. Aralıksız uzun seneler çalıştıktan sonra bir anda evde oturmak onun
hoşuna gitmemiş. Çalışmadan yaşamak bana göre değil demiş ve kendine yarı
zamanlı bir iş bulmuş.
Evde uğraştığı bir hobisini
gösteriyor.
Balkonun altından geçen
komşularıyla sohbet ediyor.
Leyla bir yandan
notlar alıyor.
Ahmet: Mehmet Bey
nasılsınız? Bu karşıdaki ağacı suladım geçen gün. Aklınızda olsun…
Leyla Dış ses: Gittiği işlerde
hep yeni şeyler öğrenmiş ve bu onu çok mutlu etmiş. İnsanın bir işinin olması
ve ona dört elle sarılması gerektiğini savunuyor.
Ahmet amca
torunlarının fotoğraflarını ve geldiklerinde oynadıkları oyuncakları
gösteriyor.
Leyla Dış ses: Emekli maaşını
aldıktan sonra hep torunlarına küçük hediyeler alıyormuş. Ahmet amca bir yandan
gezmeyi de seviyor. Memleketi Artvin’e altı ayda bir gidip akrabalarını ziyaret
ediyormuş.
Ahmet amca çalan
telefonuna bakıyor. Doktor randevusunu hatırlatan kızına teşekkür ediyor.
Ahmet: Alo, efendim
kızım misafirim var Leyla Hanım… Tamam kızım sağol çıkarız birazdan.
Leyla dış ses: Bugün Ahmet
amcanın doktor randevusu var. Kulaklığında problem olduğunu düşünüyor. Duymada
güçlük çekiyormuş. Doktora beraber gideceğiz.
Evden çıkmadan
Ahmet amca ayakkabılarını parlatıyor. Anahtarlarını alıyor. Gülümseyerek
bayanlara öncelik tanıyor.
RÖPORTAJ
Yaşlıların bağımsız olması nasıl
sağlanır?
İnsan eğer kendi
evinde yaşıyor, iyi kötü kendi parasını kazanıyorsa bağımsız bir yaşam
sürebilir. Yaşlı istediği gibi hareket edecek akıl sağlına sahipse bunun sorun
olacağını düşünmüyorum.
3.
BÖLÜM
SIRA BEKLEMEDEN
MUAYENE
SAĞLIK OCAĞI İÇ/DIŞ-GÜN AHMET/LEYLA/HEMŞİRE/HASTALAR
Ahmet amca ve
Leyla bir sağlık ocağına girerler.
Leyla dış ses: Ahmet amcayla
doktor kontrolü için sağlık ocağına geldik. Kulakları iyi duymadığı için doktor
ona kulaklık vermiş. Ancak bazen duyma sorunu yaşıyor. Kulaklığın bozulduğunu
tahmin ediyor.
Doktorun
kapısının önünde bir sürü insan bekliyor.
Ahmet amca
gelince bir hemşire çıkıp onunla konuşuyor.
Evraklarını
veriyor ona. Hemşire Ahmet amcayı içeri alıyor.
Leyla Dış ses: Altmış beş yaş
üstü vatandaşlarımıza sağlık hizmetlerinde kolaylık sağlanıyor. Ahmet amca da
sıra beklemeden doktor muayenesi için odaya giriyor.
Ahmet amca
dışarı çıkıyor, elinde bir reçete var. Hemşire kapının önüne gelip Ahmet amcaya
açıklama yapıyor. Birkaç kişi Ahmet amcaya hastalığını soruyor. Onlarla sohbet
ediyor.
Leyla Dış ses: Hemşire
yardımcı olmak için reçetede yazanları açıklıyor. Birkaç hasta ise Ahmet amcaya
şikâyetinin ne olduğunu soruyor. O da kulaklarındaki sorunu anlatıyor. Yeni
kulaklığa hemen alıştığını ve çok rahat olduğunu belirtiyor. Beş senedir
kullandığını söyleyip soranlara tavsiye ediyor. Gördüğü ilgiden çok memnun.
Herkes birbirine geçmiş olsun diliyor.
Ahmet amca
gelir.
Ahmet: Kulaklığımdaki
pil bitmek üzereymiş yenisini almam gerekli. Allahtan kulağımda bir sorun yok.
Leyla: Geçmiş olsun.
Leyla dış ses: Ahmet amca
ciddi bir sorunu olmadığına çok seviniyor. İş yerine gitmek üzere sağlık
ocağından çıkıyoruz.
Çıkarlar.
RÖPORTAJ
Yaşlıların bakımında devlet
desteği ne kadar önemlidir?
Yaşlılar
toplumun en önemli bölümünü oluşturur. Saygı gereği bazı imtiyazlar onlara
tanınmalıdır. Yasal ve sosyal haklara sahip olmalıdırlar. Bazı kurumlarda
öncelikli olmaları gerekir. Böylece onlara olan borcumuzu ödeyebiliriz.
4.BÖLÜM
İŞLEYEN DEMİR
IŞILDAR
CADDE/DÜKKAN İÇ/DIŞ-GÜN Ahmet/Leyla/Dükkan
sahibi/Çaycı/Müşteri
Ahmet amcanın işine gitmek üzere
caddede yürüyoruz.
Leyla dış ses: Ahmet Aksoy işe
gidip gelmek için bu caddeden her gün geçiyor. Yolların geniş ve rahat olması
çok hoşuna gidiyormuş.
Leyla ile sohbet ediyor.
Çiçekleri koklar.
Leyla dış ses: Etraftaki çiçek
kokularını koklayıp baharın tadını çıkarıyor.
Ahmet: Bak bu kafede
her gün oturup bir kahve içiyorum bazen yeni insanlarla tanışıyorum. Baksana
bisiklete bir tane almak sürmek istiyorum ama artık çok zor.
Yoldan geçen bir
bisikletliyi gösteriyor. Çocuklar gibi seviniyor. İş yerinin önüne gelince
kapıda duruyor. Anlatıyor ve Leyla onun kapıda bir fotoğrafını çekiyor.
Leyla dış ses: Ahmet amca tam
3 senedir aynı yerde çalışıyor. Kapının önünde gururla poz veriyor.
Dükkan sahibi: Buyurun hoş
geldiniz.
Leyla: Hoş bulduk.
Ahmet: Hoş bulduk
patron.
Dükkan sahibi: Dükkan senin
Ahmet abi.
Selamlaşır, gülüşürler.
Leyla dış ses: Ahmet amca
hemen tezgahın arkasına geçip, perdelik kumaşları gösteriyor. Dükkanın yarısı
gerçekten onun galiba.
İçeri girerler
Ahmet amca tezgahın arkasına geçer perdeleri gösterir. Çaycı çocuğa sesleniyor.
Kapının önündeki çocuğa siparişi veriyor.
Ahmet: Bize üç çay
oğlum.
Çaycı: Tamamdır Ahmet
abi.
Kumaşları açarak anlatıyor.
Leyla dış ses: Raftaki kumaş
toplarını hevesle kucaklayıp tezgahın üzerine koyuyor. Eskiden hangi perdeler
kullanılıyordu şimdiki gençlik ne tarz kullanıyor onu açıklıyor.
Eline aldığı kumaşlara bakarak
konuşur. Leyla ise fotoğraf çeker bazen perdelere dokunur.
Leyla Dış ses: Gazete
desenlerini kullanarak üretilen kumaşlar önceleri ilgisini çok çekmiş. Pek
beğenmiyormuş ancak zamanla en çok onları sever olmuş.
Ahmet: Otur perde oku,
gazete baskılı baksana.
Gazete desenli bir güneşlik alır.
Ve gülerek anlatır. Herkes güler. Leyla perdenin fotoğrafını çeker.
Leyla dış ses: Müşterilerinin
genellikle yeni evlenenler ya da eski perdelerinden sıkılmış ev hanımları
olduğunu anlatıyor. Bir evin en önemli öğesinin perde olduğunu savunuyor.
Çaycı geliyor sohbet ediyorlar.
Çayları dağıtır, Ahmet amcayla şakalaşırlar. Gülüşürler.
Çaycı: Çaylarınız
geldi!
Ahmet: Biz çay
istemedik ki.
Çaycı: Tabii Ahmet
amca öyledir. Afiyet olsun.
Ahmet: Sağolasın.
Dükkan sahibi
Ahmet amcayı över. Leyla ile çay içerler.
Leyla dış ses: İş yeri sahibi
Ahmet amcanın çalışmasından çok memnun olduğunu dükkana onu gönül rahatlığıyla
emanet edebildiğini söylüyor. Biz çaylarımızı içerken gelen müşteriyle
ilgileniyor.
İçeri bir müşteri gelir.
Ahmet: Hoş geldiniz.
Müşteri: Hoş bulduk,
açık renk güneşlik bakmıştım ben.
Ahmet: Beyaz mı krem
rengi mi olsun?
Ahmet
amca notlar alarak perdeyi ölçer. Ahmet amca satış yapar. Leyla Ahmet amcayı
satış yaparken fotoğraflar.
Leyla dış ses: Ahmet amcayı
çalışırken görüntülemek benim için büyük bir şans. Gerçekten bu dükkanda ona ve
güler yüzüne ihtiyaç var.
RÖPORTAJ
İnsan kaç yaşına kadar çalışmalıdır?
İnsan ölene
kadar da çalışabilir. Eğer sağlıklıysa eli ayağı tutuyorsa toplumdan kopmaması
gerekir. Ekonomiye katkıda bulunmak ve ilgi, yeteneklere göre faaliyet
göstermek kişiyi daha mutlu eder.
5. BÖLÜM
PARK YÜRÜYÜŞLERİ
ZİNDE TUTAR
PARK DIŞ/GÜN LEYLA/AHMET
Parkta Leyla ve
Ahmet amca yürür.
Leyla dış ses: Ahmet amcanın
en çok vakit geçirdiği parktayız. En sevdiği şey burada yürümekmiş. Yağmur
çamur dinlemem günlük yürüyüşümü yaparım diyor. Yazın çok sıcaklarda güneş
batınca geliyormuş.
Ahmet amca bir
arkadaşını görür selamlaşırlar, ona gazete verir. Leyla Ahmet amcanın
fotoğraflarını çeker.
Leyla dış ses: Parkta edindiği
dostluklardan bahsediyor. Farklı görüşlerden insanlarla da arkadaş olabildiğini
herkesin mutlaka bir ortak noktası olduğunu söylüyor.
Ahmet: Bizim
Artvinlilerin kurduğu bir dernek var buraya yakın. Ara sıra oradaki
faaliyetlere gidiyorum, hemşerileriyle görüşüp konuşuyorum.
Ahmet amca oturur gazete okur.
Parkta çocuklar koşup oynar,
salıncakta sallanır.
Leyla dış ses: Gazetedeki
haberlerin kimisine üzülüyor kimisine ise seviniyor. Parktaki en güzel şeyin
çocuk sesleri olduğunu düşünüyor. Bazen gözlerini kapatıp onları dinliyormuş… Ördeklerin karnını doyurmayı çok eğlenceli buluyor.
Ahmet: Baksana Leyla
kızım, karnım aç diyemez ki bunlar dilleri yok ki konuşsunlar. Sıcak ayrı dert
soğuk ayrı dert onlar için.
Ördeklere ekmek
verir. Leyla fotoğraf çeker.
RÖPORTAJ
Yaşlıların sosyal yaşantısı nasıldır?
Yaşlıları
çoğunlukla parklarda görürüz. Çünkü onlar temiz havaya ve sosyalleşebilecekleri
mekanlara ihtiyaç duyarlar. Onlar için bazı dernekler ve kurumlar organizasyon
düzenleyebilirler. Bu da onların toplumdan kopmamalarını sağlar.
6. BÖLÜM
ARKADAŞ ZİYARETİ
HUZUREVİ DIŞ/GÜN LEYLA/AHMET/RASİM
İSTANBUL GÖZTEPE
SEMİHA ŞAKİR HUZUREVİ YAŞLI BAKIM VE REHABİLİTASYON MERKEZİ
Ahmet amca ve
Leyla huzurevinin bahçesinde gezinirler.
Leyla Dış ses: Göztepe Semiha
Şakir Huzurevi’ndeyiz. Yaşamlarını kendi başına sürdüremeyen ve bakıma ihtiyacı
olan yaşlı vatandaşlarımız burada yaşıyor. Huzurevi; kaliteli bir ortamda yaşlıların ruhsal,
fiziksel ve zihinsel gelişimlerini sağlıyorlar. Buraya geliş sebebimiz ise
Ahmet amcanın bir arkadaşını ziyaret edeceğiz.
Görevliler
hastalarla ilgilenir. Birkaç yaşlı bahçede oturur sohbet eder. Ahmet amcanın
arkadaşı Rasim gelir. Ahmet ile selamlaşırlar, Leyla fotoğraflarını çeker.
Rasim: Hoş geldiniz.
Ahmet: Hoş bulduk
Rasim nasılsın?
Rasim: İyiyim sağol
sen nasılsın?
Ahmet: Nasıl olayım
aynı iş güç devam. Bak sana ne getirdim.
Rasim: Aa bugün
aklımdan geçiyordu.
Ahmet
amca ona yanında getirdiği bulmacaları veriyor.
Leyla dış ses: Rasim amca iki
senedir burada yaşıyor. Önceleri kendi başına yaşamak istese de ne sağlığı ne
de maddi durumu buna elverişli değilmiş. Gerekli evrakları hazırlayıp
çağırılmayı beklemiş.
İki arkadaş bir
banka oturuyor sohbet ediyorlar. Bir tekerlekli sandalyede hasta uzakta
oturuyor.
Rasim: Ben yıllardır
kirada oturuyordum. Elden ayaktan düşünce çalışamadım kirayı ödeyemez oldum.
Bir de sağlık sorunlarım çıktı. Bir akrabam önerdi burayı. Geldim konuşmaya,
aklıma da yattı. Sonra kıyafetlerimi alıp geldim. İyi insanlar var, hemşireler
her şeyimizle ilgileniyor.
Ahmet: Olsun iyi oldu.
Rehabilite
edilen hastalar gezinir.
Leyla dış ses: Burası aynı
zamanda bedensel ve zihinsel gerilemeleri nedeniyle özel ilgi, desteğe ve
korunmaya muhtaç altmış yaş üstü vatandaşlarımız için bir rehabilitasyon
merkezidir.
RÖPORTAJ
Kimler Huzurevine gidebilir?
Kimsesi olmayan
altmış yaş üstü kişiler gidebilir. Sosyal ve ekonomik yönden yoksunluk içinde
olup, korunmaya, bakıma ve yardıma muhtaç kişiler huzurevinde kalabilirler.
7. BÖLÜM
HEP BERABER
UMUTLAR YEŞERİR
HUZUREVİ DIŞ/GÜN LEYLA/AHMET/RASİM
Huzurevinin
içini geziyoruz. Rasim amca faaliyetlerinden bahsediyor.
Leyla dış ses: Huzurevindeki
yaşlı ve bakıma muhtaç vatandaşlarımız aynı zamanda birbirlerinin en büyük
destekçisi. Burası artık onların evi olduğu için herkes birbiriyle akraba gibi
olmuş. “Biz büyük bir aileyiz” …
Herkes
birbiriyle selamlaşıp konuşuyor. Leyla notlar almaya devam ediyor. Büyük bir
salonda insanlar bir yandan sohbet ediyor bir yandan televizyondaki yarışma
programı izliyor.
Ahmet: Sen benden çok
bulmaca çözüyorsun.
Rasim: En sevdiğim şey
bulmaca çözmek ve televizyondaki bilgi yarışmalarını izlemek. Yarışmacıdan önce
ben bileyim diye heyecanlanıyorum bazen. Alzheimer hastalığına yakalanmayayım
diye doktor bunu önerdi.
Leyla dış ses: Rasim amca
bazen öğrencilerin gelip onlarla sohbet ettiğini anlatıyor. Kimisi kameraya
çekip anılarından söz ettirerek sözlü tarih çalışmaları yaptığını söylüyor.
Ortalıkta bir
hareketlenme oluyor. Hemşireler hastaları gezdirip onlarla ilgileniyorlar.
Leyla dış ses: Bu iki insanın
en büyük dilekleri gelecek kuşaklara yaşadıkları tecrübeleri aktarabilmek.
Rasim amca kendi aralarında koro kurduklarını ve geçen ay konser verdiklerini
anlatıyor. Bizi gelecek ay doğum gününe çağırıyor. Hediye istemiyorum siz gelin
yeter diyor.
RÖPORTAJ
Yaşlılar genç kuşaklarla ortada
nasıl buluşabilir?
Yaşlıların
gençlerle hem fikir olacağı konular muhakkak vardır. Özellikle tecrübe sahibi
yaşlılar bunları gençlere aktararak yol gösterici olabilir. Gelişen
teknolojiyle yazı, video, fotoğraf ile ölümsüz hale gelebilir.
LEYLA DOĞAN EV İÇ/GÜN LEYLA
Leyla eve gelmiştir çantasını
boşaltır.
Fotoğraf makinesini kontrol eder.
Leyla dış ses: Bugün gönül
elçisi olarak Ahmet Aksoy’un bir gününe tanıklık ettim. Onunla evinde çay içip
eski fotoğraflara bakarak geçmişi hatırladık… Beslenme ve barınma gibi temel
gereksinimleri kendisinin karşılıyor olması takdire şayandı. Ardından doktorla
olan randevusunda bende ona eşlik ettim, sıra beklemeden hızlıca muayene oldu.
Leyla
yazdıklarını düzenler. Bir yandan da not defterindekileri renkli kalemle çizer.
Leyla Dış ses: Ve beni
çalıştığı perdeciye götürdü. O yaşta çalışmaktan ve üretime katkıda bulunmaktan
dolayı ne kadar mutlu olduğunu gördüm. Günlük yürüyüşünü parkta yapan Ahmet
amcaya bende katıldım. Çocuk seslerini dinleyerek ördeklerin karnını doyurduk…
Arkadaşı Rasim amcayı Huzurevinde ziyaret ettik ve oradaki yaşamı üzerine bazı
bilgiler aldık. Doğum gününde orada tekrar buluşmak üzere sözleştik…
Bilgisayarını
kapar. Çektiği fotoğraflara bakar. Masa başındaki işlerle ilgilenir.
Leyla dış ses: Ahmet Aksoy ile
tanıştığım için kendimi çok şanslı hissediyorum. Ondan çok şey öğrendim.
Yeni insanlarla
tanışmaya ve onların hayatını belgelemeye devam edeceğim.
Sizde Aile ve
Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın vermiş olduğu kurumsal hizmetlere ve
çalışmalara katkı sağlayarak gönül elçisi olabilir toplumun kalkınmasına katkı
sağlayabilirsiniz…
Bakanlık logosu
görünür. İletişim bilgileri verilir.
Evrim ÖZSOY
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder