Ana içeriğe atla

Mad Men Yarı Finale Giderken


Peggy nasıl bir şef olacak?
Sally ergenliği nasıl atlacak?
Megan ünlü olacak mı?
Bertram daha yaşayacak mı?
Pete daha ne kadar tatil yapacak?
Hangi marka reklam verecek?
Roger bir hippinin kollarında ölecek mi?
Şirkete gelen bilgisayar nelere yol açacak?
Don, Sterling Cooper ve Ortakları'yla ne yapacak?
Betty ev hanımı olmaktan öteye gidebilecek mi?

Mad Men'de son sezonun yarı finaline doğru giderken taşlar yerine oturmaya başlıyor.
Uzun zaman evde şirketi tarafından görev başına çağırılmayı bekleyen Don, yine ısrarcılığı sayesinde eski işine kavuşur.
Ajans başkanının evine gittiğinde ise ilk işe nasıl girdiğini tekrar hatırlarız. Don "Şirketi ben var ettim" gibilerinden konuşurken, Roger "Ben seni bir kürk kutusunun dibinde buldum!" diye gerçeği yüzüne çarpar.
Ancak Don'un defterinde kaybetmek yoktur. O sadece doğarken kaybetmiştir.
Megan ise Hollywood'da ev partilerine katılıp, çevresini genişleterek ünlü bir oyuncu olma yolunda çalışır. Maalesef şans ayağına gelmediği için biraz streslidir. Kocasıyla da arası pek iyi sayılmaz. Zaten Don da kendince iyi bir koca olmadığını düşünür durur ancak yeni bir maceraya yelken de açmaz.
Peggy ise başındaki dinazor metin yazarından bıkmıştır. Bu durumu altındaki insanlardan hıncını çıkararak alır. Don'un işe geri dönmesine sevinmese de yine onun sayesine maaşı yükselir ve burger kampanyasının sorumluluğunu alır.
Sterling Cooper ve Ortakları Don yokken eski yöntemlerle işleri yoluna koyduklarını düşünürler. Pete de uzaktan çalışmaya çalıştığı için yeni müşteri bulamazlar. Ne Don ne de Pete çok istese de bağlantıda oldukları müşterileri şirkete sokamazlar. 
Roger'ın hippilerle ortak bir yaşama girmesi "bu adam yine kalp krizi geçirecek" izlenimini uyandırır. Uyuşturucu, özgür aşk ve alkol... Birkaç bölüm sonra görürüz ki kızı hippilerle yaşamak için evini ve ailesini terkeder. Roger, bunu pek kaldıramaz ve kızını almaya gittiğinde yalnız geri döner. Üstelik üstü başı çamura batmıştır. Kızı tercihini yapmıştır ve onu yolundan döndüremez.
Joan sekreterlerin sekreteri olmaya devam eder. Her türlü sorunda başı ağrıdığı için kendine üst katta bir oda teklif edilir. O da salınarak yeni odasına yerleşir. Güç sahibi olan bekar bir annedir. Bir gay tarafından evlenme teklifi alması onu biraz sarsar ama en çok şirketinin Chevy'yi kaybetmesine üzülür.
Ginsberg, şirkete gelen bilgisayarın çalışanları gay yaptığını düşünerek bir göğüs ucunu kesip Peggy'ye hediye etmesi gibi uç şeyler de yaşanıyor.
Benim en merak ettiğim Don ve Peggy arasındaki farklı ilişki, en son bölüm daha nasıl yaratıcı oluruz diye düşünürken bir ara verip dans etmeye başladılar. Burada aşk meşk mevzusunu sorgulamıyorum başından beri bu olmazdı. Aralarındaki yaratıcılık savaşı ve Peggy'nin Don'u örnek alması ve dahası.
Yine tam kıvamında gitmesi umuduyla kalan bölümleri izlemek için 2015'i bekleyeceğim.
Bu uzun ara biraz saçma olsa da umarım rating için oyuncular karakterleri dışına çıkmazlar.





Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Allacciate Le Cinture - Kemerlerinizi Bağlayın

Yönetmen Ferzan Özpetek'in son filmi "Kemerlerinizi Bağlayın" dün Türkiye'de vizyona girdi. Bu havada Ferzan filmi iyi gider diyerek arkadaşlarla bilet aldık. Koltuklarımıza kurulduktan sonra yağmurun sesiyle açılış sekansı başladı. Hareketli kamera şiddetle yağan sağnağı adeta bize yaşattı. Otobüs durağına varınca da bir tilt ile filmin başrol oyuncularıyla tanışmış olduk hemde bir ırkçı kavga sebebiyle. Güzel Elena, bir barda garson olarak çalışmaktadır, en yakın arkadaşı ise gay Fabio'dur. Fabio ise Silvia ile oturmaktadır. Akşamları eve gelmemesiyle bir sevgili edindiği anlaşılan Silvia, çareyi arkadaşlarıyla Antonio'yu tanıştırmakta bulur. Tamirci olan kaba davranışlı Antonio, Silvia'nın arkadaşları tarafından sevilmez. "Zıt kutuplar birbirini çeker" Antonio ve Elena birbirine aşık olur. Ancak Elena'nın iki senelik bir ilişkisi vardır ve maalesef! o da Silvia'ya aşıktır.  Bara gelen Antonio bir bardak birayı fondip yaptıkta...

Terminus'da Ne Var? "The Walking Dead"

Kim ölür kim kalır meselesi... İzlemeden okumayalım lüften. 4. Sezon 8. bölümün sonunda herkes hapishaneden dışarı savrulmuştu. Gözü dönmüş vali gidip bir kampı kendine göre düzenlemiş, görünürde bir aile bile kurmuştu. Ancak bu hayat onun için yeterli değildi. Kendi kendine hapishanedekileri (yani Rickleri) düşman edinmişti ve intikam almalıydı. Kamptakileri doldurup hapishaneye sürdü. Ve Hershel'in kafası gövdesinden ayrıldı... Sapkın vali bunu Michonne'nin kılıcıyla yaptı. Sonrasında karşılıklı bir saldırmaca sürdü. Otobüsle hapishaneden ayrılanlar ve bir sağa bir sola savrulanlar oldu. Ne hikmettir ki ilerleyen bölümlerde otobüsün en güvensiz yer olduğu anlaşıldı. 8. bölüm sonrasında "The Walking Dead" fanatikleri merakla bekledi. Kim nereye gitti, nasıl buluşacaklar? Rick ve Carl, Judith'i kaybetti ve bunu uzun bir süre üstlerinden atamadılar. Ağır yaralı olan Rick'i oğlu Carl gözetti. Bu süreçte babasıyla bazen monolog bazen de dial...

Bulantı-Zeki Demirkubuz

"Var olmaktan başka hiçbir şey yok" Film, Jean-Paul Sartre'ın "Bulantı" isimli kitabı akla getiriyor... Filmdeki Ahmet  varoluşundan pişman mıdır bilinmez ancak nevrotik bir kaçış sürecinde olduğu kesindir. Karısını ve oğlunu uzaklara uğurlar. Gözü yaşlı eşi "Biz seni darlamışız" diye serzenişte bulunur giderken... Ahmet'in umurunda değildir. Çünkü onlar gidince de darlanmaya devam eder.  Karısı ve oğlu kaza geçirip öldüğünde Ahmet bir kadınla evde sevişmektedir. Telefonu defalarca çalar ve açmak istemez. Hatta sabahları evi toplamaya gelen kadın ona polisin aradığını söylese de durum değişmez. Ahmet sürekli bir kaçış içindedir. Gerçeği öğrenince onun acısına bile uzak kalırız. O yatak odasındayken kamera koridordadır ve film biraz daha uzak bir tarihle devam eder.  Ahmet yine eski Ahmet'tir. Sevgilisi ile daha rahat görüşecek diye düşünürüz ancak onun aramalarına cevap bile vermez. Çünkü ayrılmak istediğini yüzüne söyleyecek cesareti...