Ana içeriğe atla

İnsanları Seyreden Güvercin-Roy Andersson


Roy Andersson'un üçlemesinin son filmi "İnsanları Seyreden Güvercin" Cuma günü vizyona girdi.)) 
"You The Living" adlı filmini 2007 senesinde Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde izleme fırsatı bulmuştum. Özellikle çiftin eve girince pencereden el salladığı sahne beni kahkahalara boğmuştu. Bir itirafta bulunacağım; film seyretmekten yorulduğum festival günlerinde "Siz Yaşayanlar"ı izlerken uyuyakalmıştım. Uyandığımda ise film kaldığı yerden devam ediyordu. Şaşkınlığım kısa sürdü çünkü altyazı kaydığı için film biraz geri sarılmıştı. Uyumak yanıma kar kalmıştı.
Başka Sinema kapsamında izlediğim "İnsanları Seyreden Güvercin" yer yer güldürse de insanı uzun bir sorgulama sürecine sokuyor. Son hızda yaşadığımız bu dünyada bir an durup ağır ağır hareket edenleri izlemek ve onlara özenmek...
Eğlence sektöründe çalıştığını söyleyen Sam ve Jonathan,  valizlerindeki şaka ürünlerini satmak için kapı kapı dolaşmaktadır. En çok beğenilenler; kahkaha balonu, tek dişli adam maskesi ev vampir dişlerdir. Ancak satışının yapıldığını izleyici hiç göremeyecekti...
İşleri ilerletmeyi kafaya koyan bu ikili bakalım başarıyı yakalayabilecekler mi?
Sinema başka bir dünyaya gitmektir. İçinde bulunduğumuz ortamdan kopmak için "İnsanları Seyreden Güvercin" bire bir...
Kuzey sineması sevenlere özeldir!



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Allacciate Le Cinture - Kemerlerinizi Bağlayın

Yönetmen Ferzan Özpetek'in son filmi "Kemerlerinizi Bağlayın" dün Türkiye'de vizyona girdi. Bu havada Ferzan filmi iyi gider diyerek arkadaşlarla bilet aldık. Koltuklarımıza kurulduktan sonra yağmurun sesiyle açılış sekansı başladı. Hareketli kamera şiddetle yağan sağnağı adeta bize yaşattı. Otobüs durağına varınca da bir tilt ile filmin başrol oyuncularıyla tanışmış olduk hemde bir ırkçı kavga sebebiyle. Güzel Elena, bir barda garson olarak çalışmaktadır, en yakın arkadaşı ise gay Fabio'dur. Fabio ise Silvia ile oturmaktadır. Akşamları eve gelmemesiyle bir sevgili edindiği anlaşılan Silvia, çareyi arkadaşlarıyla Antonio'yu tanıştırmakta bulur. Tamirci olan kaba davranışlı Antonio, Silvia'nın arkadaşları tarafından sevilmez. "Zıt kutuplar birbirini çeker" Antonio ve Elena birbirine aşık olur. Ancak Elena'nın iki senelik bir ilişkisi vardır ve maalesef! o da Silvia'ya aşıktır.  Bara gelen Antonio bir bardak birayı fondip yaptıkta...

Terminus'da Ne Var? "The Walking Dead"

Kim ölür kim kalır meselesi... İzlemeden okumayalım lüften. 4. Sezon 8. bölümün sonunda herkes hapishaneden dışarı savrulmuştu. Gözü dönmüş vali gidip bir kampı kendine göre düzenlemiş, görünürde bir aile bile kurmuştu. Ancak bu hayat onun için yeterli değildi. Kendi kendine hapishanedekileri (yani Rickleri) düşman edinmişti ve intikam almalıydı. Kamptakileri doldurup hapishaneye sürdü. Ve Hershel'in kafası gövdesinden ayrıldı... Sapkın vali bunu Michonne'nin kılıcıyla yaptı. Sonrasında karşılıklı bir saldırmaca sürdü. Otobüsle hapishaneden ayrılanlar ve bir sağa bir sola savrulanlar oldu. Ne hikmettir ki ilerleyen bölümlerde otobüsün en güvensiz yer olduğu anlaşıldı. 8. bölüm sonrasında "The Walking Dead" fanatikleri merakla bekledi. Kim nereye gitti, nasıl buluşacaklar? Rick ve Carl, Judith'i kaybetti ve bunu uzun bir süre üstlerinden atamadılar. Ağır yaralı olan Rick'i oğlu Carl gözetti. Bu süreçte babasıyla bazen monolog bazen de dial...

Bulantı-Zeki Demirkubuz

"Var olmaktan başka hiçbir şey yok" Film, Jean-Paul Sartre'ın "Bulantı" isimli kitabı akla getiriyor... Filmdeki Ahmet  varoluşundan pişman mıdır bilinmez ancak nevrotik bir kaçış sürecinde olduğu kesindir. Karısını ve oğlunu uzaklara uğurlar. Gözü yaşlı eşi "Biz seni darlamışız" diye serzenişte bulunur giderken... Ahmet'in umurunda değildir. Çünkü onlar gidince de darlanmaya devam eder.  Karısı ve oğlu kaza geçirip öldüğünde Ahmet bir kadınla evde sevişmektedir. Telefonu defalarca çalar ve açmak istemez. Hatta sabahları evi toplamaya gelen kadın ona polisin aradığını söylese de durum değişmez. Ahmet sürekli bir kaçış içindedir. Gerçeği öğrenince onun acısına bile uzak kalırız. O yatak odasındayken kamera koridordadır ve film biraz daha uzak bir tarihle devam eder.  Ahmet yine eski Ahmet'tir. Sevgilisi ile daha rahat görüşecek diye düşünürüz ancak onun aramalarına cevap bile vermez. Çünkü ayrılmak istediğini yüzüne söyleyecek cesareti...