Ana içeriğe atla

2014 Golden Globe Adayları

En İyi Dizi, Drama

- Breaking Bad
- Downton Abbey
- The Good Wife
- House of Cards
- Masters of Sex

En İyi Dizi, Komedi ya da Müzikal

- Big Bang Theory
- Brooklyn Nine-Nine
- Girls
- Modern Family
- Parks & Re

En İyi Kadın Oyuncu, Drama

- Julianne Margulies, The Good Wife
- Tatiana Maslany, Orphan Black
- Tara Schilling, Orange is the New Black
- Kerry Washington, Scandal
- Robin Wright, House of Cards

En İyi Erkek Oyuncu, Drama

- Bryan Cranston, Breaking Bad
- Liev Shreiber, Ray Donovan
- Michael Sheen, Masters of Sex
- Kevin Spacey, House of Cards
- James Spader, The Blacklist

En İyi Kadın Oyuncu, Komedi ya da Müzikal

- Zoey Deschanel, New Girl
- Lena Dunham, Girls
- Amy Poehler, Parks and Rec
- Julia Louis-Dreyfus, Veep
- Edie Falco, Nurse Jackie

En İyi Erkek Oyuncu, Komedi ya da Müzikal

- Jason Bateman, Arrested Development
- Don Cheadle, House of Lies
- Michael J. Fox, The Michael J. Fox Show
- Jim Parsons, The Big Bang Theory
- Andy Samberg, Brooklyn Nine-Nine

En iyi Mini-Dizi

- American Horror Story: Coven
- Behind the Candelabra
- Dancing on the Edge
- Top of the Lake
- White Queen
  
En İyi Erkek Oyuncu, TV Filmi ya da Mini-Dizi

- Matt Damon, Behind the Candelabra
- Michael Douglas, Behind the Candelabra
- Chiwetel Ejiofor, Dancing on the Edge
- Idris Elba, Luther
- Al Pacino, Phil Spector

En İyi Kadın Oyuncu, TV Filmi ya da Mini-Dizi

- Helena Bonham Carter, Burton & Taylor
- Rebecca Ferguson, The White Queen
- Jessica Lange, American Horror Story: Coven
- Helen Mirren, Phil Spector
- Elisabeth Moss, Top of the Lake

En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu

- Josh Charles, The Good Wife
- Rob Lowe, Behind the Candelabra
- Aaron Paul, Breaking Bad
- Corey Stoll, House of Cards
- Jon Voight, Ray Donovan

En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu

- Jacqueline Bisset, Dancing on the Edge
- Janet McTeer, The White Queen
- Hayden Panettiere, Nashville
- Monica Potter, Parenthood

- Sofia Vergara, Modern Family

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Allacciate Le Cinture - Kemerlerinizi Bağlayın

Yönetmen Ferzan Özpetek'in son filmi "Kemerlerinizi Bağlayın" dün Türkiye'de vizyona girdi. Bu havada Ferzan filmi iyi gider diyerek arkadaşlarla bilet aldık. Koltuklarımıza kurulduktan sonra yağmurun sesiyle açılış sekansı başladı. Hareketli kamera şiddetle yağan sağnağı adeta bize yaşattı. Otobüs durağına varınca da bir tilt ile filmin başrol oyuncularıyla tanışmış olduk hemde bir ırkçı kavga sebebiyle. Güzel Elena, bir barda garson olarak çalışmaktadır, en yakın arkadaşı ise gay Fabio'dur. Fabio ise Silvia ile oturmaktadır. Akşamları eve gelmemesiyle bir sevgili edindiği anlaşılan Silvia, çareyi arkadaşlarıyla Antonio'yu tanıştırmakta bulur. Tamirci olan kaba davranışlı Antonio, Silvia'nın arkadaşları tarafından sevilmez. "Zıt kutuplar birbirini çeker" Antonio ve Elena birbirine aşık olur. Ancak Elena'nın iki senelik bir ilişkisi vardır ve maalesef! o da Silvia'ya aşıktır.  Bara gelen Antonio bir bardak birayı fondip yaptıkta...

Terminus'da Ne Var? "The Walking Dead"

Kim ölür kim kalır meselesi... İzlemeden okumayalım lüften. 4. Sezon 8. bölümün sonunda herkes hapishaneden dışarı savrulmuştu. Gözü dönmüş vali gidip bir kampı kendine göre düzenlemiş, görünürde bir aile bile kurmuştu. Ancak bu hayat onun için yeterli değildi. Kendi kendine hapishanedekileri (yani Rickleri) düşman edinmişti ve intikam almalıydı. Kamptakileri doldurup hapishaneye sürdü. Ve Hershel'in kafası gövdesinden ayrıldı... Sapkın vali bunu Michonne'nin kılıcıyla yaptı. Sonrasında karşılıklı bir saldırmaca sürdü. Otobüsle hapishaneden ayrılanlar ve bir sağa bir sola savrulanlar oldu. Ne hikmettir ki ilerleyen bölümlerde otobüsün en güvensiz yer olduğu anlaşıldı. 8. bölüm sonrasında "The Walking Dead" fanatikleri merakla bekledi. Kim nereye gitti, nasıl buluşacaklar? Rick ve Carl, Judith'i kaybetti ve bunu uzun bir süre üstlerinden atamadılar. Ağır yaralı olan Rick'i oğlu Carl gözetti. Bu süreçte babasıyla bazen monolog bazen de dial...

Bulantı-Zeki Demirkubuz

"Var olmaktan başka hiçbir şey yok" Film, Jean-Paul Sartre'ın "Bulantı" isimli kitabı akla getiriyor... Filmdeki Ahmet  varoluşundan pişman mıdır bilinmez ancak nevrotik bir kaçış sürecinde olduğu kesindir. Karısını ve oğlunu uzaklara uğurlar. Gözü yaşlı eşi "Biz seni darlamışız" diye serzenişte bulunur giderken... Ahmet'in umurunda değildir. Çünkü onlar gidince de darlanmaya devam eder.  Karısı ve oğlu kaza geçirip öldüğünde Ahmet bir kadınla evde sevişmektedir. Telefonu defalarca çalar ve açmak istemez. Hatta sabahları evi toplamaya gelen kadın ona polisin aradığını söylese de durum değişmez. Ahmet sürekli bir kaçış içindedir. Gerçeği öğrenince onun acısına bile uzak kalırız. O yatak odasındayken kamera koridordadır ve film biraz daha uzak bir tarihle devam eder.  Ahmet yine eski Ahmet'tir. Sevgilisi ile daha rahat görüşecek diye düşünürüz ancak onun aramalarına cevap bile vermez. Çünkü ayrılmak istediğini yüzüne söyleyecek cesareti...