Ana içeriğe atla

Grandma


Elle sevgilisi Violet öldükten sonra bir nebze hayata küsmüştür. Filmin açılışında 4 aylık sevgilisinden ayrılır. Onu sevmediğinden değil aşkı hissedip korkutuğu içindir. Violet'e hissettiği duyguları tekrar yaşamayı göze alamamıştır. Kredi kartlarını kesip dreamcatcher yapan şair kadının kapısını liseli torunu çalar. Durduk yere gelmesi hayra alamet değildir. 
Sage erkek arkadaşım bile diyemediği bir çocuktan hamiledir. Kürtaj için paraya ihtiyacı vardır. Direkt anneannesine gelmiştir. Çünkü annesi için bu haber felakettir ve kızı Sage'i boğacaktır. Aynı zamanda Elle de disiplinli kızından korkmaktadır. Uzun süredir onunla görüşmemektedir. Ancak torununa yardım etmeye kararlıdır ve gereken para olan 630$ bulmak için yola koyulur.
Önce sorumsuz sevgiliyi ziyaret ederler. Yaşlılara hürmet göstermeyen çocuk Elle'in damarına basar ve bir güzel dayağı yer. Çekmecesindeki 3-5 kuruşu alan çılgın anneanne uyuşturucuyu da çarpmayı ihmal etmez. Eski kitaplarını satmak için harekete geçtiğinde ise kimseyi kandıramaz.
Elle bu sefer para bulmak için eski kocasına gider. Başından birçok evlilik geçen adam hala Elle'i sevmektedir. Evlendikten hemen sonra hiçbir sebep yokken çekip giden karısı aklının bir köşesindedir. Önce istedikleri parayı vereceğini söyler ancak karşılığında öpüşeceklerdir. Elle kabul eder ancak adam o paranın kürtaj için harcanacağını duyunca geri adım atar. Hem Elle'in oraya para bulmak için değil ondan özür dilemek için geldiğini anlar. Elle kalbi kırık eski kocasını geride bırakarak son çaresi olan kızına gider.
Küplere binen kızı onları yarı yolda bırakmaz ve gerekli parayı verir. Sage'in asıl istediği annesinin yanında olmasıdır. Kürtaj için kliniğe gittiğinde annesi de gelir. Sage operasyondan sonra hem annesiyle aralarının düzelmesi için anlaşmayı sağlamış hem de anneannesini annesine yakınlaştırmıştır.
Bazen kötü şeyler iyilere vesile olur. Ancak bunu beklemek gerekmez. "Grandma" 3 kuşağı bir günde bir olaya çözüm bulmak için birleştiriyor. Oyuncular ise rolün hakkını veriyor. İyi seyirler.))



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Allacciate Le Cinture - Kemerlerinizi Bağlayın

Yönetmen Ferzan Özpetek'in son filmi "Kemerlerinizi Bağlayın" dün Türkiye'de vizyona girdi. Bu havada Ferzan filmi iyi gider diyerek arkadaşlarla bilet aldık. Koltuklarımıza kurulduktan sonra yağmurun sesiyle açılış sekansı başladı. Hareketli kamera şiddetle yağan sağnağı adeta bize yaşattı. Otobüs durağına varınca da bir tilt ile filmin başrol oyuncularıyla tanışmış olduk hemde bir ırkçı kavga sebebiyle. Güzel Elena, bir barda garson olarak çalışmaktadır, en yakın arkadaşı ise gay Fabio'dur. Fabio ise Silvia ile oturmaktadır. Akşamları eve gelmemesiyle bir sevgili edindiği anlaşılan Silvia, çareyi arkadaşlarıyla Antonio'yu tanıştırmakta bulur. Tamirci olan kaba davranışlı Antonio, Silvia'nın arkadaşları tarafından sevilmez. "Zıt kutuplar birbirini çeker" Antonio ve Elena birbirine aşık olur. Ancak Elena'nın iki senelik bir ilişkisi vardır ve maalesef! o da Silvia'ya aşıktır.  Bara gelen Antonio bir bardak birayı fondip yaptıkta...

Terminus'da Ne Var? "The Walking Dead"

Kim ölür kim kalır meselesi... İzlemeden okumayalım lüften. 4. Sezon 8. bölümün sonunda herkes hapishaneden dışarı savrulmuştu. Gözü dönmüş vali gidip bir kampı kendine göre düzenlemiş, görünürde bir aile bile kurmuştu. Ancak bu hayat onun için yeterli değildi. Kendi kendine hapishanedekileri (yani Rickleri) düşman edinmişti ve intikam almalıydı. Kamptakileri doldurup hapishaneye sürdü. Ve Hershel'in kafası gövdesinden ayrıldı... Sapkın vali bunu Michonne'nin kılıcıyla yaptı. Sonrasında karşılıklı bir saldırmaca sürdü. Otobüsle hapishaneden ayrılanlar ve bir sağa bir sola savrulanlar oldu. Ne hikmettir ki ilerleyen bölümlerde otobüsün en güvensiz yer olduğu anlaşıldı. 8. bölüm sonrasında "The Walking Dead" fanatikleri merakla bekledi. Kim nereye gitti, nasıl buluşacaklar? Rick ve Carl, Judith'i kaybetti ve bunu uzun bir süre üstlerinden atamadılar. Ağır yaralı olan Rick'i oğlu Carl gözetti. Bu süreçte babasıyla bazen monolog bazen de dial...

Bulantı-Zeki Demirkubuz

"Var olmaktan başka hiçbir şey yok" Film, Jean-Paul Sartre'ın "Bulantı" isimli kitabı akla getiriyor... Filmdeki Ahmet  varoluşundan pişman mıdır bilinmez ancak nevrotik bir kaçış sürecinde olduğu kesindir. Karısını ve oğlunu uzaklara uğurlar. Gözü yaşlı eşi "Biz seni darlamışız" diye serzenişte bulunur giderken... Ahmet'in umurunda değildir. Çünkü onlar gidince de darlanmaya devam eder.  Karısı ve oğlu kaza geçirip öldüğünde Ahmet bir kadınla evde sevişmektedir. Telefonu defalarca çalar ve açmak istemez. Hatta sabahları evi toplamaya gelen kadın ona polisin aradığını söylese de durum değişmez. Ahmet sürekli bir kaçış içindedir. Gerçeği öğrenince onun acısına bile uzak kalırız. O yatak odasındayken kamera koridordadır ve film biraz daha uzak bir tarihle devam eder.  Ahmet yine eski Ahmet'tir. Sevgilisi ile daha rahat görüşecek diye düşünürüz ancak onun aramalarına cevap bile vermez. Çünkü ayrılmak istediğini yüzüne söyleyecek cesareti...