Ana içeriğe atla

Whiplash Dinleyelim-İzleyelim


Shcarffer Konservatuvarı birinci sınıf öğrencisi Andrew, bir gün alıştırma yaparken Fletcher'in ilgisini çeker. Aynı okulda hoca olan Fletcher, bir jaz grubunu çalıştırmaktadır. Andrew'daki yeteneği gören adam, onu grubuna yedek baterist olarak çağırır, önce sadece nota sayfalarını çevirecektir. Bunu hayatının şansı olarak algılayan çocuk, küçüklüğünden beri büyük bir müzisyen olma hayali kurmaktadır. Ve kalıcı olmak için kendini göstermenin zamanıdır.
Andrew bir o kadar hassas olmasına rağmen aynı zamanda son derece hırslıdır ve iş müzik olunca kimseyi gözü görmez. Bu yeteneğini geliştirme açısından iyi olsa da sosyal hayatı ve psikolojisi açısından pek de iyi bir durum sayılmaz. Sinemada mısır satan kızı uzun süredir beğenmektedir. Bir cesaretle onu yemeğe çıkarır ve ikisi yakınlaşırlar. Ancak grupta daha iyisini çalmak için günlerce çalışması gerekmektedir ve başka bir şeye konsantre olamayacağını anlar. Yeni bir sevgili gibi. Ve daha ilişki başlamadan kızdan ayrılır. Geride kırık bir kalp bırakarak yoluna devam eder. 
Daha birinci sınıfa giden bu çocuk hocası Fletcher ile koridorda bir dakika dertleşir. O arada annesinin onu terkettiğini söyler. Bunun bir çalışma esnasında aşağılanmak için kullanılacağından habersizdir. Fletcher okulun en acımasız hocalarından biridir ve hataya tahammülü yoktur. Onun ritmini tutturamayan tokatlanabilir. Andrew de bundan nasibini alır. Ama bu durum çocuğu kamçılar ve elleri kanayana kadar davul çalışır.
Yine de her türlü hocasına yaranamaz aslında Andrew'un biraz unutkan, sakar bir yapısı da vardır. Önemli bir konsere yetişmek için tüm trafik kurallarını alt-üst eder ve arabası bir kaza sonucu ters döner. Yine de yılmaz başından kanlar akarak o konsere gider ve müzik hayatının bittiğini anlar.
Whiplash; bir hoca ve öğrencisinin ego savaşı. Sonunda Andrew hocasına saldırdığı için okuldan atılır ve hocası da faşistçe baskı yapıp başkalarının hayatını tehlikeye attığı için eğitmenlik görevinden alınır.
Tabii ikisi birbirinin hayatını değiştirmiştir ama ne yazık ki ikisinin de sonsuz bir egosu vardır. Aslında birbirlerine benzerler.
Hocanın intikamı bir müzisyen için ne kadar acı olsa da Andrew'ın verdiği tepki bir o kadar iç rahatlatıcıdır.
Jaz müzik çalışması ve parçaları sevenlere daha eğlenceli bir film olabilir, kulağı iyi olanlar da kendini filmde deneyebilir.
Oscar adayı film için iyi seyirler.))




Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Allacciate Le Cinture - Kemerlerinizi Bağlayın

Yönetmen Ferzan Özpetek'in son filmi "Kemerlerinizi Bağlayın" dün Türkiye'de vizyona girdi. Bu havada Ferzan filmi iyi gider diyerek arkadaşlarla bilet aldık. Koltuklarımıza kurulduktan sonra yağmurun sesiyle açılış sekansı başladı. Hareketli kamera şiddetle yağan sağnağı adeta bize yaşattı. Otobüs durağına varınca da bir tilt ile filmin başrol oyuncularıyla tanışmış olduk hemde bir ırkçı kavga sebebiyle. Güzel Elena, bir barda garson olarak çalışmaktadır, en yakın arkadaşı ise gay Fabio'dur. Fabio ise Silvia ile oturmaktadır. Akşamları eve gelmemesiyle bir sevgili edindiği anlaşılan Silvia, çareyi arkadaşlarıyla Antonio'yu tanıştırmakta bulur. Tamirci olan kaba davranışlı Antonio, Silvia'nın arkadaşları tarafından sevilmez. "Zıt kutuplar birbirini çeker" Antonio ve Elena birbirine aşık olur. Ancak Elena'nın iki senelik bir ilişkisi vardır ve maalesef! o da Silvia'ya aşıktır.  Bara gelen Antonio bir bardak birayı fondip yaptıkta...

Terminus'da Ne Var? "The Walking Dead"

Kim ölür kim kalır meselesi... İzlemeden okumayalım lüften. 4. Sezon 8. bölümün sonunda herkes hapishaneden dışarı savrulmuştu. Gözü dönmüş vali gidip bir kampı kendine göre düzenlemiş, görünürde bir aile bile kurmuştu. Ancak bu hayat onun için yeterli değildi. Kendi kendine hapishanedekileri (yani Rickleri) düşman edinmişti ve intikam almalıydı. Kamptakileri doldurup hapishaneye sürdü. Ve Hershel'in kafası gövdesinden ayrıldı... Sapkın vali bunu Michonne'nin kılıcıyla yaptı. Sonrasında karşılıklı bir saldırmaca sürdü. Otobüsle hapishaneden ayrılanlar ve bir sağa bir sola savrulanlar oldu. Ne hikmettir ki ilerleyen bölümlerde otobüsün en güvensiz yer olduğu anlaşıldı. 8. bölüm sonrasında "The Walking Dead" fanatikleri merakla bekledi. Kim nereye gitti, nasıl buluşacaklar? Rick ve Carl, Judith'i kaybetti ve bunu uzun bir süre üstlerinden atamadılar. Ağır yaralı olan Rick'i oğlu Carl gözetti. Bu süreçte babasıyla bazen monolog bazen de dial...

Bulantı-Zeki Demirkubuz

"Var olmaktan başka hiçbir şey yok" Film, Jean-Paul Sartre'ın "Bulantı" isimli kitabı akla getiriyor... Filmdeki Ahmet  varoluşundan pişman mıdır bilinmez ancak nevrotik bir kaçış sürecinde olduğu kesindir. Karısını ve oğlunu uzaklara uğurlar. Gözü yaşlı eşi "Biz seni darlamışız" diye serzenişte bulunur giderken... Ahmet'in umurunda değildir. Çünkü onlar gidince de darlanmaya devam eder.  Karısı ve oğlu kaza geçirip öldüğünde Ahmet bir kadınla evde sevişmektedir. Telefonu defalarca çalar ve açmak istemez. Hatta sabahları evi toplamaya gelen kadın ona polisin aradığını söylese de durum değişmez. Ahmet sürekli bir kaçış içindedir. Gerçeği öğrenince onun acısına bile uzak kalırız. O yatak odasındayken kamera koridordadır ve film biraz daha uzak bir tarihle devam eder.  Ahmet yine eski Ahmet'tir. Sevgilisi ile daha rahat görüşecek diye düşünürüz ancak onun aramalarına cevap bile vermez. Çünkü ayrılmak istediğini yüzüne söyleyecek cesareti...