Film; yurtdışına gitmek için kocasından ayrılmaya çalışan Simin ve geçerli bir sebep olmadan pek de yuvasını yıkmak istemeyen Nader'in mahkemede hakimin önündeki tartışmalarıyla başlıyor. Tarafsız kalamayarak kadına olan öfkem yüzünden daha ilk sahnede adamla özdeşleştim. Film boyunca yalan söylese bile Nader'in tarafındaydım. Hem çalışan hem de Alzheimer hastası babasına bakan bir baba evine aldığı hamile bir kadın yüzünden bir dert daha ediniyor. İşe sürekli sorunla gelen, çalıştığını kocasından gizleyen kadın hasta babayı yatağa bağlayıp doktora gidiyor. Nader işten gelince babasını yerde hareketsiz yatarken buluyor ve çıldırıyor. Geri gelen kadını dışarı atıyor. Sonrasında da kadının karnındaki bebeği öldürmekle suçlanıyor. Nader hem kendini aklamaya çalışıyor hem de kızının gözünden düşmemeye. Simin yine kocasını suçluyor ve kendince -kan parası ödemek gibi- çözümler buluyor. Her geçen gün yeni bir şey açığa çıkıyor. Sonunda malesef yuvaları yıkılıyor.
En kötüsü ise hiç kimsenin olayları tam ve doğru bir şekilde anlatamaması. Adalet sisteminin ne halde olduğu da içler acısı!
Bir Ayrılık, Berlin Film Festivali’nde Altın Ayı Ödülü’yle onurlandırıldı. Filmin başrol oyuncuları Leila Hatami ve Peyman Moadi’nin yanı sıra, diğer ekip oyuncularının En Iyi Kadın ve En İyi Erkek Oyuncu Ödüllerini paylaşması da filmin başarısını farklı bir boyuta taşıdı. Asghar Farhadi’nin yeni filmlerini bekliyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder