7 Temmuz 2017 Cuma

OKJA


OKJA; sevimli bir domuzcuk:)
MİJA; domuzcuk dostu:)
Lucy Mirando babasının şirketinde ikizini de alt ederek CEO olmuştur. Bu başarısını ayakta tutmak için 10 senelik bir proje üretir. Laboratuvarda üretilen domuzcuklar dünyada 25 farklı yere gönderilirler. Amaç domuzların bakımını üstlenen çiftçilerin hangilerinin daha iyi bakımını sağlayacağını öğrenmektir. Arada kontrole gelen görevliler domuzun kesime uygun olup olmadığını kontrol ederler.
Okja da Kore dağlarında genç Mija ile birlikte büyümüştür. Dedesi ile yaşayan Mija anne ve babasını kaybetmiştir. Tek arkadaşı Okja'dır. Dedesinden onu satın almasını ister. Bu mümkün olmadığı için dedesi Mirando'nun şirketinden aldığı parayla ona altın bir domuz almıştır. Okja'yı almaya gelen ekipten torununu uzaklaştırsa da Mija gerçeği öğrenir. Okja Amerika'ya götürülmektedir. En yakın arkadaşını kaybetmeyi göze alamaz ve Seul'e doğru yola çıkar.
Okja bir kamyona zorla bindirilir ve yolculuğa çıkar. Mija da peşindedir kilometrelerce koşar. İşler karışır. Başka bir kamyondaki siyah maskeli adamlar Okja'yı kaçırmak istemektedirler. Mija neye uğradığını şaşırır. Ve arkadaşıyla bir yeraltı alışveriş merkezine girer. Okje ve Mija orayı biraz dağıtırlar. Siyah maskeli adamlar kızı ikna ederler. Çünkü onlar tutsak hayvanları özgür bırakan aktivist bir gruptur. 
Aktivistler bir plan yaparlar. Okja'ya gizli kamera takacaklardır. Mirando'nun şirketinde olanları böylece açığa çıkaracaklardır. Mija bunu kabul etmez. Ancak  çevirme konusunda bir oyun oynanır. Koreli aktivist planı kabul ettiğini söyler. Okja Amerika'ya gönderilir.
Şirketin adı böyle bir olayla lekelenmesin diye kendini düşünen Lucy de plan yapar. Mija Amerika'ya getirilecektir ve Okja ile buluşması halka izletilecektir. Sonra Okja diğer domuzlar gibi sosis olacaktır. 
Mija arkadaşını alıp geri getirmek için hazırdır. Ne yazık ki Okjo çılgın bir doktorun eline düşer. Görünürde hayvan dostu olan adam aslında onlarla oynayan bir psikopattır. Önce Okjo'yu zorla çiftleştirir ve sonra vücudunun bazı yerlerinden et alıp onları gurmelere ikram eder. Aktivistler bunu kaydederler. Tüm domuzların serbest kalacağını düşünerek Okjo'nun halka tanıtılacağı gün için çalışmaya devam ederler.
Aktivistlerin planı pek işe yaramasa da Mija pes etmez. Okjo ile onu ayıramayacaklardır. Kesimhaneye gider. Gördüklerine inanamaz ve Okjo'yu dedesinin altın domuzcuğunu vererek Lucy'nin diğer psikopat kardeşinden satın alır. Tabi eve yalnız dönmezler. Toplama kampını andıran bir domuz çiftliğinden bir de yavru kurtarırlar.
Çok güzel bir dostluk öyküsü... Aynı zamanda günümüz dünyasının acımasız yüzünü de anlatıyor. Bu filmi izledikten sonra hala domuz yiyen var mı merak ediyorum.))
Allah herkese böyle arkadaşlıklar nasip etsin!

Hiç yorum yok:

Sanat Koleksiyonu Olan Zengin Bir Adamın Öyküsü-7

  God of Art- Sanat Tanrısı 7. ARTEMİS Sabah uyandıklarında Artemis pek bir şey hatırlamamaktaydı. Yatakta yalnızdı. Aklında tek kalan p...