9 Kasım 2017 Perşembe

The Square



Ruben Östlund'un "Turist" adlı filmini izlemiş ve anlatımına hayran kalmıştım. Kuzey Avrupa sinemasının basit ama derinlikli konuları ustalıkla ele alması alkışı hak ediyor. Özellikle her şeyi bir arada anlatmaya çalışan diğer yönetmenlere belki örnek olur. Gerçi "Kare" filminin senaristi ve yönetmeni olan Östlund da bu filmde baya şey anlatıyor. 
Christian, İsveç Modern Sanat Müzesinde küratördür. "Kare" isimli bir sergi için hazırlık yapmaktadır. Bir yandan herkesin ilgisini çekecek bir çıkış ararken diğer yandan da karışmış hayatı ile uğraşır. Christian önce kalabalık bir meydanda soyulur. Çalınan cep telefonunu ve cüzdanını almak için telefonundan sinyal gelen binayı keşfe gider. Ve tüm evlere bir yazı bırakır. Ondan çalınanları geri istemektedir. Bir bakıma herkesi zan altında bırakmıştır. Şanslıdır ki bir süre sonra kaybettiklerine ulaşır. Bunu kutlamak için de sürekli gözüne batan dilenciye para verir.
Her şey yoluna girerken sosyal medya ekibinin yaptığı yanlış bir video ortalığı karıştırır. Tüm dikkatler müzenin üzerine çekilmiştir. Ne yazık ki negatif olarak. Christian bu işten nasıl sıyrılacağını düşünür. İki küçük kızı şiddetli geçimsizlik içindedir. Christian ise Amerikalı bir gazeteci ile parti sonrası birlikte olur. Onun evindeki orangutan absürtlüğün üst noktasıdır ve çok da yerindedir. Egosu kendi karakterinin önüne geçen adam olaylara başka açılardan bakmayı zor da olsa öğrenir.
Küçük bir erkek çocuğu belirir. Christian'ın not bıraktığı evlerden birinde yaşayan bu göçmen çocuk onun yüzünden sokakta oynayamamaktadır. Ailesi onun hırsızlık yaptığını düşünmektedir. Çocuğun tek amacı Christian'ın gidip ailesine gerçeği anlatması ve özür dilemesidir. İnadından bunu yapmayan kürator, müzedeki kariyerini her şeyden üstte tutar.
Ne olursa olsun yanında kızları vardır. Christian baştan başlamaya hazırdır. Ancak müze bağışçısı zenginlere son bir akşam yemeğinde sert bir performans sunacaktır. Bu ilginç performans ve amacı görülmeye değer. Modern Sanat, performans işlerini sorgulayan ve onlara halkın gözünden de bakabilen yazar, tüm bu konularla birlikte egonun varlığını da tartmayı başarıyor. İyi seyirler:))

Hiç yorum yok:

Sanat Koleksiyonu Olan Zengin Bir Adamın Öyküsü-7

  God of Art- Sanat Tanrısı 7. ARTEMİS Sabah uyandıklarında Artemis pek bir şey hatırlamamaktaydı. Yatakta yalnızdı. Aklında tek kalan p...