15 Ekim 2018 Pazartesi

Woman at War- Kona fer í stríð


Filmekimi'nde gitmek istediğim filmlere yer bulamayınca şansımı başka filmlerde denemek istedim. İyi de yapmışım, neticede herkes Gaspar Noe hayranı olduğu için! bize yer kalmadı. Kapıda 50 dakika bekleyip eli boş dönmek de insanı üzerdi. Hemen İzlanda filmi buldum. "Woman at War". En sevdiğim sahne, kalın kazaklı İzlandalıları dağlarda görmek. Tabii filmden alınan sahne önemli. Ne izleyeceğimin araştırmasını yapmak yerine direkt izlemeyi tercih ediyorum. Bazen adı bazen de bir fotoğraf onu seçmem için yeterli oluyor. Benedikt Erlingsson, Olafur Egilsson ile birlikte senaryosunu yazmış ve filmi tek başına yönetmiş. 
Halla, 50 yaşlarında bir aktivisttir. Aynı zamanda koro şefi olarak da çalışır. Ok atmasını bilir, sağlam bir vücut direnci vardır. Kendini bu konuda geliştirir. Çünkü elektrik tellerini koparıp kesmek bir kadın için zordur.) Halla, çevreyi ve ülkesini kirleten fabrika ile tek başına mücadele eder. Bazen ona destek olan insanlar çıksa da halkı kendi tarafına çekmek zordur. Siyasetçiler ve iş adamları fabrikanın ülke geleceği olduğunu vurgulayınca işler değişir. "Dağ Kadını" halk kahramanı olmaya çalışırken birden halk düşmanı olarak görülmeye başlar. Bu da siyasetçilerin kirli oyunlarından biridir. Doğanın sanayileşme uğruna mahvolmasını istemeyen Halla, büyük eylemine hazırlanmaya başlar. Ancak bu sırada yaklaşık 4 sene önce evlatlık almak için başvurduğu kurumdan yanıt gelir. Annesiz babasız olan küçük kız Ukrayna'da onu beklemektedir.
Halla yine de eyleminden vazgeçmez. Bu kez arkasında uzak kuzeni ve yogacı kardeşi Asa vardır. Halla'nın yolculuğu başka bir boyuta taşınsa da umut hep vardır.





Hiç yorum yok:

Sanat Koleksiyonu Olan Zengin Bir Adamın Öyküsü-7

  God of Art- Sanat Tanrısı 7. ARTEMİS Sabah uyandıklarında Artemis pek bir şey hatırlamamaktaydı. Yatakta yalnızdı. Aklında tek kalan p...