Ana içeriğe atla

Febreze Reklamları Ne Kadar İnandırıcı?


Febreze sadece kötü kokuları yok etmiyor, seyircinin gerçek algısını da yok ediyor. Hani şu yeni moda "gizli kamera" mantığı (ŞOK Reklamı-Gülben Ergen Faciası gibi) çok tuttu. Neden? Amatör oyuncular hem çirkin hem de yeteneksiz. Yani reklamcılara göre "doğal" duruyor. TV başındaki tüketici de "Aaa bizden biri" diye gördüklerini bağırlarına basıp hemen koşarak ürünü alıyorlar. Aklın yolu birdir. Febreze kötü kokuları yok eder. 



Abi aynı açıda 2 kamera var ama seyirci anlamaz bizim saçmaladığımızı herhalde. Ya da bunu bile farketmedik, neden onlar aynı açıda duruyor biri detaya girseymiş?? Ayrıca orada bir vantilatör var deneye aykırı bir durum. Bence geçersiz sayılmalı! Bir daha o minicik mutfakta balık kızartsınlar.


İki kelimeyi bile ezberleyemeyerek kağıttan okuyan güzel kadın Burcu Esmersoy, Febreze Reklamı'nda da oynamış:))


Geveze ev kadınlarının ağzına tuvalet fırçası sokar ve kadınlar çiçek kokuyor diye sevinirler.


"Febreze deneylerinin hepsi kesinlikle gerçek insanlarla yapılmıştır. Hiçbir oyuncu kullanılmamıştır".Tüm reklamların başında, sonunda ve ortasında takıntı gibi bu yazı yazmaktadır. Lütfen bize inanın oyuncu kullanmıyoruz. Yani bu kadar adam, kadın cast değilse ben neyim? Nereden buluyorsunuz reklamda oynatacak o kadar hazırda insanı? Biz profesyonel oyuncu kullanmıyoruz deseler inanacağım çünkü hiçbirinin tepkisi gerçek görünmüyor. Ya erken şaşırıyorlar ya da geç:)))
Ayrıca araba reklamında hareket etmeyen araçta önde ve arkada oturanlara emniyet kemeri bağlatmışlar kaskatı, yazık insanlara. Bir akıllı da çıkıp doğallık nedir Febrezecilere anlatmıyor. Yeni yaratıcı reklamları bekliyoruz. 


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Allacciate Le Cinture - Kemerlerinizi Bağlayın

Yönetmen Ferzan Özpetek'in son filmi "Kemerlerinizi Bağlayın" dün Türkiye'de vizyona girdi. Bu havada Ferzan filmi iyi gider diyerek arkadaşlarla bilet aldık. Koltuklarımıza kurulduktan sonra yağmurun sesiyle açılış sekansı başladı. Hareketli kamera şiddetle yağan sağnağı adeta bize yaşattı. Otobüs durağına varınca da bir tilt ile filmin başrol oyuncularıyla tanışmış olduk hemde bir ırkçı kavga sebebiyle. Güzel Elena, bir barda garson olarak çalışmaktadır, en yakın arkadaşı ise gay Fabio'dur. Fabio ise Silvia ile oturmaktadır. Akşamları eve gelmemesiyle bir sevgili edindiği anlaşılan Silvia, çareyi arkadaşlarıyla Antonio'yu tanıştırmakta bulur. Tamirci olan kaba davranışlı Antonio, Silvia'nın arkadaşları tarafından sevilmez. "Zıt kutuplar birbirini çeker" Antonio ve Elena birbirine aşık olur. Ancak Elena'nın iki senelik bir ilişkisi vardır ve maalesef! o da Silvia'ya aşıktır.  Bara gelen Antonio bir bardak birayı fondip yaptıkta...

Terminus'da Ne Var? "The Walking Dead"

Kim ölür kim kalır meselesi... İzlemeden okumayalım lüften. 4. Sezon 8. bölümün sonunda herkes hapishaneden dışarı savrulmuştu. Gözü dönmüş vali gidip bir kampı kendine göre düzenlemiş, görünürde bir aile bile kurmuştu. Ancak bu hayat onun için yeterli değildi. Kendi kendine hapishanedekileri (yani Rickleri) düşman edinmişti ve intikam almalıydı. Kamptakileri doldurup hapishaneye sürdü. Ve Hershel'in kafası gövdesinden ayrıldı... Sapkın vali bunu Michonne'nin kılıcıyla yaptı. Sonrasında karşılıklı bir saldırmaca sürdü. Otobüsle hapishaneden ayrılanlar ve bir sağa bir sola savrulanlar oldu. Ne hikmettir ki ilerleyen bölümlerde otobüsün en güvensiz yer olduğu anlaşıldı. 8. bölüm sonrasında "The Walking Dead" fanatikleri merakla bekledi. Kim nereye gitti, nasıl buluşacaklar? Rick ve Carl, Judith'i kaybetti ve bunu uzun bir süre üstlerinden atamadılar. Ağır yaralı olan Rick'i oğlu Carl gözetti. Bu süreçte babasıyla bazen monolog bazen de dial...

Bulantı-Zeki Demirkubuz

"Var olmaktan başka hiçbir şey yok" Film, Jean-Paul Sartre'ın "Bulantı" isimli kitabı akla getiriyor... Filmdeki Ahmet  varoluşundan pişman mıdır bilinmez ancak nevrotik bir kaçış sürecinde olduğu kesindir. Karısını ve oğlunu uzaklara uğurlar. Gözü yaşlı eşi "Biz seni darlamışız" diye serzenişte bulunur giderken... Ahmet'in umurunda değildir. Çünkü onlar gidince de darlanmaya devam eder.  Karısı ve oğlu kaza geçirip öldüğünde Ahmet bir kadınla evde sevişmektedir. Telefonu defalarca çalar ve açmak istemez. Hatta sabahları evi toplamaya gelen kadın ona polisin aradığını söylese de durum değişmez. Ahmet sürekli bir kaçış içindedir. Gerçeği öğrenince onun acısına bile uzak kalırız. O yatak odasındayken kamera koridordadır ve film biraz daha uzak bir tarihle devam eder.  Ahmet yine eski Ahmet'tir. Sevgilisi ile daha rahat görüşecek diye düşünürüz ancak onun aramalarına cevap bile vermez. Çünkü ayrılmak istediğini yüzüne söyleyecek cesareti...