27 Nisan 2013 Cumartesi

Tarlabaşı'nda bir set ziyareti-Bahar geldi!

Perşembe koşarak İstanbul Modern'e gittim tabiii Esma'yı da sürükledim peşimden. Ancak 2 ay once yine orada olan sergi vardı:)
Esma hadi dönelim dedi. Yalvar yakar Tarlabaşı'nda bir uzun metraj setine götürdüm onu, arkadaşı ziyaret etme hem de ticaret girişiminde bulunma amacıyla.
Kızcağız rüyasında set görmüş daha doğrusu kabus, malum oldu dedim:((()))
Allahtan hava güzeldi de yürüdük dolaştık Tarlabaşı'na vardık.
Garip bir binanın 7. katına yürüyerek çıktık. Asansör çağırınca geliyor ancak binince hareket etmiyordu.
Yedi katı çıktım hızla ve kondüsyonumu beğendim. Esma'nın dili dışarıdaydı en son. Ayrıca kaslarımın uzadığını farketmiş olması beni çooook mutlu etti. Spor hayatıma yüzerek devam ediyorum, neşeyle.
7 katın sonunda oturduğum koltuktan telefonum düştü, 7 kat düşecek diye nefesimi tuttum, kenardaki koltuğun altına gitti, nasıl rahatladım anlatamam. Ancak tüm sohbet süresince o anı tekrar içimde yaşayıp durdum. Telefonum yaşadığı için çok mutluyum:))
Ardından yürüyerek ve sohbet ederek Karaköy'de kahve içtik.
Baharın geldiğini o gün anladık zaten. Ve nihayet dedik.
Kış gitmek bahar ise gelmek bilmedi.
Hem bugünü yaşayınca direk yaza girmek üzere olduğumuzu anladım.
Bugün Cadde'de kahvaltı, Moda'da kahve, evde yemek (mantarlı makarna), Bebek'te bir tur, Sevillerde dondurma darken motor tepesinde gün bitti:))
2 öykü de yazdım çok yavan gelse de.
Yoruldum yaaaa, yarın belki havuza gideris, yüzerim de kaslarım uzar:)))
Hoşgeldin bahar, çabuk kuruyan çamaşırlar.

Hiç yorum yok:

Sanat Koleksiyonu Olan Zengin Bir Adamın Öyküsü-7

  God of Art- Sanat Tanrısı 7. ARTEMİS Sabah uyandıklarında Artemis pek bir şey hatırlamamaktaydı. Yatakta yalnızdı. Aklında tek kalan p...