24 Nisan 2013 Çarşamba

Eskişehir-Odunpazarı

Gri bulutların İstanbul'u sardığı bir cumartesi günü Sabah saat 9'da Eskişehir otobüsüne bindim sevgilimle:)
Yola çıktıktan sonar yağmur başladı ve biz börek-çay ikilisindeydik.
Sonrasında bir dinlenme tesisi bir yolculuk darken Eskişehir'e geldik.
Arwen otele attık kendimizi.
Ne kadar güzel tam 6 ay once açılmış. Odamız tam bir ev idi. Residence mantığında yapılmış olduğu için hiç çıkmadan orada yaşayabilir insan. Üst kattaki yatak odası tam uyumalık.
Tabii bizim işimiz olduğu için kendimizi çalışmaya adayacağımıza söz verdik.
Otelin karşısındaki restoranda kuzu ızgara yedik ve kendimize geldik.
İnanılmaz güzeldi, İstanbul'a gore de ekonomik.
Porsuk kıyısında kahve içerken gezinen taytlı kızlara gözümüz takıldı.
Bu arada Eskişehir'in taytlı kızları meşhurmuş özellikle askerdeki erkeklerin akıllarından çıkmıyormuş!
Taytlı tatar kızlar:)
Gelmişken Odunpazarı'na gitmeliyiz dedik ve 5 durak sonra vardık,
Bir blogda 18 km olduğu yazılıydı da biz de inanamadık.
Sürekli fotoğraf çektim ve çok sevindim. ))
Köpek kaçıran bir çocuk ve köpeği almak için onun peşinden giden digger çocuk kavgaya tutuştular. Köpek ikiye bölünüyordu az daha. Baya güldüm ikisi savaşa girdi resmen aileler karıştı. Tabii ertesi gün yine Odunpazarı'na gittik arkadaşları gezdirmeye kopek merkezde havlayarak geziniyordu. Sonuç; kopek yine sokak köpeği olarak kalmıştı.
İlk gece senaryo sunumu işimi baya ilerletmiştim rahat uyudum tabi.
Ertesi gün 5 aydır görmediğim kardeş Tolga'ya kavuştum, Kahvaltı kahve falan darken Gizem de geldi, hahahihi gezdik.
Papağan çibörekçi meşhurmuş diye gittik kapısına servis yapan adamın beni dövmediği kaldı. Lanet olsun dedim ben burada yemem, kapıda 50 kişi sıra olmuştu bile, insanlar bizi yiyebilirdi.
Gizem dedi ki "Neticede kedi kıyması" Rüya çibörekçisine gittik az insan var büyük masaya kurulup rahat rahat yemeğimizi yedik. Ellerine sağlık Rüya çibörek.
Gün bitince askerimizle vedalaşıp otobüsümüze bindik.
Bir Eskişehir macerası daha son buldu.
Sevgilimin aldığı lületaşı tesbih, benim bileziğim ve buzdolabı magneti anı kaldı:)

Hiç yorum yok:

Sanat Koleksiyonu Olan Zengin Bir Adamın Öyküsü-7

  God of Art- Sanat Tanrısı 7. ARTEMİS Sabah uyandıklarında Artemis pek bir şey hatırlamamaktaydı. Yatakta yalnızdı. Aklında tek kalan p...