26 Aralık 2020 Cumartesi

İstanbul Modern Türk Filmleri

 İstanbul Modern "Biz de Varız!" başlığı altında Türk filmlerini gösterime açtı.

"Hayaletler", Azra Deniz Okyay yönetmenliğinde 86 dakika. Başarılı kısa filmleriyle bilinen yönetmen uzun metrajıyla Altın Portakal Film Festivalinde en iyi film dahil 5 ödül almış. Abartılı oyunculuktan uzak, doğal akışında farklı yaşamları izliyoruz. Dansçı olmak isteyen bir genç kız ile geziyor kamera zaman zaman bina kolonları kesen adamları, hapisteki oğlunu kurtarmak için para bulmaya çalışan kadını ve çocukları sinema ile rehabilite etmeye çalışan aktivisti görsek de izleyici olarak hep bir genç kız kalıyoruz. Ve içimiz kıpır kıpır dans ediyor. Kentsel dönüşümdeki Fikirtepe sokakları gözümüze batsa da yanan sokaklar yine yüreğimizi yakıyor. Keşke her şey güzel olsa. Hayaller gerçek olsa...

"Miss Holokost Survivor" Eytan İpeker'in çektiği bir belgesel 83 dakika. İsrail'deki bir huzur evinde düzenlenen güzellik yarışmasını konu alıyor. Nazi soykırımından kurtulan kadınların katıldığı bu güzellik yarışması aynı zamanda huzur evine bağış da toplamış oluyor. Kadınların hikayeleri kimi zaman yeterince acı olmadığı için geri plana atılıyor. Oysa bazıları 90 yaşında bile öyküsünü anlatmak için zaman isteyecek kadar sarsılmış. Eğer soykırım kampında senelerce sürünmüş bir öksüzseniz, yaşınıza rağmen resim yapıp şarkı söyleyebiliyorsanız daha favorisiniz. Bu da gerçekten günümüzdeki acımasız dünyanın diğer yanını bize gösteriyor. Yaşadıkları ve yaşayamadıklarıyla kadınlar hala sistem içinde bir bakıma kullanılmaya devam ediyor. Belgeselin temposu biraz daha hızlı olabilirdi. Yine de yönetmenin eline sağlık.

"Bina" (THE ANTENNA), 2019 yapımı film Orçun Behram'ın 106 dakikalık uzun metrajı. Toplu konut misali bir binanın tepesine dikilen anten ve onunla beraber başlayan ölümleri anlatıyor. Atmosferi tam anlamıyla gerilim üzerine yaratılmış. Normal yaşam bizi germeyi başarıyor. Oyunculuklar da nötr ve başarılı. Süresi daha kısa olabilirdi, bazen sabrım zorlasa da yönetmenin yeni filmini heyecanla bekliyorum.

"Soluk" 2019 yapımı, Özkan Yılmaz yönetmenliğinde 94 dakika bir kurmaca. Ankaralı entel Tamer günden güne ölmektedir. Onun en büyük tesellisi bekar ve işsiz olan üst komşusu Aslı'dır. Aslı sık sık onu ziyaret eder, evin işiyle ilgilenir, ona yemek yapar bir bakıma göz kulak olur. Bunu gönüllü olarak yapar çünkü Tamer ile vakit geçirmek onu mutlu etmektedir. Aslı ve Tamer düşünce bakımından aynı seviyededir. Ancak Aslı'nın ailesi bu durumdan hoşlanmaz. Kızları 'bir baltaya sap olsun' diye onu aşçılık kursuna yazdırırlar. Aniden fenalaşan Tamer'e artık Aslı yetmez, bir bakıcı lazımdır. Evli ve iki çocuklu ruhsuz Celil bu iş için çok uygundur. Üçünün yaşamı Tamer'in evinde kesişir. Filmde beni içine çekmeyen şey diyaloglardı. Herkes kendini bu kadar tanıyorsa neden hala böyleler? "Ben öyleyim, ben böyleyim" demek yerine onları görmeyi tercih ediyorum. Zaten kimin ne olduğu belli filmde, karakterler bir şey yapmasa bile o kimliğe bürünmeyi başarmışlar. O yüzden minimum diyalog fena olmazdı. Süresi bana uygundu:))) 

"Kumbara"  94 dakika, Ferit Karol yönetmenliğinde 2020 yapımı bir film. Orhan evli, bir çocuk babası, kendi yağında kavrulan bir adamdır. Kefil olduğu arkadaşı ortadan kaybolur ve alacaklı galericiler onun peşine düşerler. Bir yandan da annesi komadadır ve hesabına ulaşamadığı için maddi sıkıntı yaşar. Kentsel dönüşüm furyası onu da vurur. (Bu arada birçok filmin sıkıntısı kentsel dönüşüm.)) Orhan borçlardan kurtulmak için kapı kapı dolaşıp diş macunu satmaktan geceleri taksi şoförlüğüne terfi eder. Sorunlar maalesef devam eder. Sınıf annesi olan karısı temelde evi çekip çevirmesi yetmez okulu da idare eder. Orhan bir baba olarak tüm bunlardan sıyrılmaya kararlıdır. İyi oyuncularla, iyi yazılmış doğal bir senaryo. Herkesin eline sağlık! Özellikle arkadaşımız Bengü Bektaş oynuyorsa izlenmeye değer:))

Türk yönetmenler umarım bolca film çekerler. Kendim dahil!

İtalyan Kültür Merkezi Filmleri

Le sorelle Macaluso (2020) 

Emma Dante'nin filmi 1 saat 34 dakika. 

Maria, Pinuccia, Lia, Katia ve Antonella beş kardeştir. Anne ve babası olmayan kızlar kendi kendilerine yetebilmektedirler. Damda beslenen güvercinler de onlara en yakın canlılardır. Bir gün denize gittiklerinde Antonella kaza sonucu hayatını kaybeder. Evin en küçüğü artık yoktur. Zaten hayalleri ellerinden alınmış olan kardeşler bir yere savrulur. Yaşadıkları en mutlu gün hayatlarını değiştiren en kötü güne dönüşmüştür. Biraz iç karartıcı olan film sadece evin atmosferiyle bile bize ailenin yaşadığı travmayı başarıyla anlatıyor.

Lacci 

Daniele Luchetti 1 saat 40 dakika

Aldo ve Vanda evlidir, 2 de çocukları vardır. Her şey normal gibi göründüğü bir akşam Aldo karısına onu aldattığını söyler. Vanda alt üst olur. Kocasının önce gitmesini ister sonra da onsuz yapamayacağını anlayıp geri gelmesi için elinden geleni yapar. Buna intihar teşebbüsü de dahil. Ancak Aldo genç ve ateşli bir kızın peşindedir. Roma Napoli arasında gidip gelirken karısını seçer. Yıllar sonra geçmişte yaşanan travmalar ortaya çıkar. Özellikle de çocuklar derinden sarsılmıştır. 

Volevo Nascondermi (2020)

Giorgio Diritti'nin yönetmenliğinde olan film biyografi tarzında ve 2 saat

Antonio Ligabue adlı ressamın çocukluğunda yaşadığı kadersizlikle ailesiz kalması ve üstüne İtalya'ya gelip akıl hastanesinde kalmasını anlatıyor. Yeteneğinin genç ve zengin bir meslektaşı tarafından keşfedilen Antonio barınacak ve karnını doyuracak imkan bulur. Hatta kendi çapında şöhreti kazanır. Biraz deli dolu adam dahilik sınırında gidip gelir.

I Predatori (2020) 

Pietro Castellitto'nun 1 saat 49 dakikalık filmi

Ostia bölgesinde yaşayan bir kadın evine gelen bir adam tarafından dolandırılır. Oysa kadının oğulları illegal silah işindedir. Ve bir ailede herkes farklı telden çalar. Biraz zaman kaybı olan bu filmin yazarı yine yönetmen.

Figli (2020)

Giuseppe Bonito'nun filmi 1 saat 37 dakika

Yine İtalyan ailesi yine çocuk sorunu. Sara ve Nicola ikinci çocuklarının yolda olduğunu öğrenirler ve dünyaları alt üst olur. Çünkü buna hazır değillerdir. Başkalarıyla denemeye, sorumluluktan kaçmaya başlarlar. Her şeye rağmen çocuk umut verir mi? İtalyan aileleri evlenip çocuk yapma baskısı altında daha ne kadar normali koruyabileceklerdir zamanla yaşayıp göreceğiz.


10. İnsan Hakları Film Günleri

 Mükemmeli bir film olan Pamir Sineması ile festivale başladım. 

CINEMA PAMEER | Pamir Sineması

Martin von Krogh | 2019 | 1saat 20 dakika

Afganistan'ın Kabil kentindeki bir sinemada film gösterimi yapmaya çalışan bir avuç insan. Savaş yüzünden yeni yeni eski haline dönmeye çalışan Afganistan'ın sinema sanatı ile daha da ileri gideceğini düşünen sinema yöneticileri her türlü imkanı kullanarak halka film göstermeye çalışıyor. Bu filmlerle düzgün davranmayı, doğruyu ve yanlışı görüp ona göre yaşayacaklarını düşünüyorlar. Bir yandan bombalar patlıyor bir yandan sinemada uyuşturucu kullanılıyor. Görevliler sabırla bunlara göğüs geriyorlar. Çünkü ülkelerinin karanlığa gömülmemesini istiyorlar. Pamir Sineması herkeste bir iz bırakmış. Hala da bırakmakta. Mollalar tarafından Kuran'a küfrettiği gerekçesiyle linç edilen Ferhunde isimli kadının filmini gösterime sokmak için uzun uğraşları çaba veriyor. Kendi çaplarında bir devrim yapıyorlar ve filmle halka gerçekleri göstermiş oluyorlar. Umarız ki Pamir Sineması hep ışığıyla kalır.

LOVEMOBIL | Aşkmobil

Elke Margarete Lehrenkrauss | 2019 | 1saat 46 dakika

Aşkmobil Almanya'da yol kenarlarındaki karavanların içinde ne olduğunu anlatıyor. Afrika'dan ve Doğu Avrupa'dan gelen kadınlar para kazanmak için karavan kiralayıp içinde fahişelik yapıyorlar. Tek umutları çok para kazanabilmek, en büyük korkuları bir manyak tarafından öldürülmek, hayalleri ise aşık olmak. İyi bir belgesel :)) 

BINTI

Frederike Migom | 2019 | 1saat 30 dakika

Binti adeta bir hayal dünyasını anlatıyor. Mekanlar ve çekimler reklam dünyasını andırıyor. Binti 12 yaşında Afrikalı bir kızdır, polis onun ve babasının peşindedir çünkü sınır dışı edilmeleri gerekmektedir. Çektiği videolarla internette fenomen olmak isteyen kızın yolu okapileri kurtarma kulübü başkanı Elias ile kesişir iki çocuk işbirliği yaparlar. Hatta bu işbirliği içerisinde anne ve babalarını baş göz etmek de vardır.

THE VICE OF HOPE | Umudunu Kaybetme

Edoardo De Angelis | 2018 | 1saat 40 dakika

Maria aile yadigarı işini yapar. Hamile fakir, kaçak göçmen ya da fahişe kadınların çocuklarını satmaktadır. Bir gün kendisinin de hamile olduğunu öğrenir. İşler tersine döner. Hiçbir çıkış yolu olmasa da içinde umut vardır. Yıllar önce onu kurtaran bir adamı seçer bu kez çocuğunu kurtarması için. Napolili yönetmen deniz ve nehir kıyısı atmosferde yaşananları izleyiciye aktarmakta çok başarılır. Farklı yaşamları gözümüze sokmadan bize izlettiriyor. Un film meraviglioso diyorum.))

Son olarak da festivale kısaları izleyerek veda ediyorum.))

TUA INGUGU | Su Gözler

Daniela Thomas | Brazil | 8 dakika | Portuguese

MACHINI

Frank Mukunday, Tétshim | Congo, Belgium | 10 dakika

WE WANT OUR FUTURE! | Geleceğimizi İstiyoruz!

Atom Şaşkal | Turkey | 13 dakika | Turkish

THE CALL OF THE GLACIER | Buzulun Çağrısı

Hassan Lakhdar | Switzerland | 15 dakika




Sürdürülebilir Yaşam Film Festivali

 Maalesef eve tıkıldığımız bu günlerde film festivallerine hasret kaldık. Sürdürülebilir Yaşam Film Festivali'ni az daha kaçırıyordum. Fazla reklamı yapılmamıştı. Neyse ki 10 filme rezervasyon yaptım. Ancak bildirim olmadığı için çoğunu kaçırdım. Bu yüzden Facebook'taki etkinlikler için yapılan bildirimleri seviyorum.))

ORMANI ONARAN KEÇİLER / FROM WEEDY FORESTS TO GRASSY WOODLAND

Yönetmen: Antoinette Wilson ve Jordan Osmond 

Film 12 Dakika 2020 Yapımı

İzlediğim ilk filmdi. Kısa ve vurucuydu. Avustralya'daki bir bölgede otlardan ormanı ve arazileri korumak için farklı bir çözüm üretilmiş. Muhtemelen doğal bir çözüm ancak çiftçilerin çabasıyla keçiler boyu uzamadan otları yiyor ve diğer bitkileri kurtarıyor. Otları yakmanın ve zehirlemenin gelecek açısından ekolojiye zarar vereceğini düşünmüşler. Diğer çiftçilere ve yerel yönetime ikna yoluyla bu yöntemi göstermişler. İşe yaradığını görenler de yavaş yavaş onlara katılmış. Bu sayede ormanda yaşayan canlılar da etkilenmemiş olmuş. Demek doğanın çaresi yine doğadaymış:))

ÇALINAN BALIKLAR / STOLEN FISH 

Yönetmen: Gosia Juszczak

Gambiya Orta Afrika'nın en küçük ülkesi. İçinden kıvrılan nehir deniz ile birleşiyor. Bu birleşme yerinde senelerdir balıkçılık yapanlar artık balık bulamıyor. Çünkü Çinliler büyük tankerlerle gelip balık avlıyorlar ve yem fabrikasına götürüyorlar. Bu hayvan yemleri de Avrupa'ya ve Çin'e gönderiliyor. Aşırı avlanma ile hem ekosistem bozuluyor hem de yerel halk kendine bile yiyecek balık bulamıyor. İsyan etseler de seslerini kimse duymuyor. Bu yüzden balıkçıların sayısı günden güne azalıyor. Gençler ise Avrupa'ya kaçmak için canlarını tehlikeye atıyorlar. Üzücü bir şey; sömürülen denizi yüzünden yerinden edilmek.

GÖLGEDE YETİŞEN KAHVE / SHADE GROWN COFFEE 

Yönetmen: Alexander Kinnunen

Kahve ikiye ayrılır biri gölgede yetişir diğeri güneşte. Gölgede yetişen asıl lezzetli, aromalı olandır ve kalitelidir. Diğerleri ise endüstriyel bir üretimin sonucudur. Özensiz, ne kadar çok o kadar iyi. Dünyanın farklı ülkelerinden kahvecilik yapmak için yaşamını değiştirmiş insanları görüyoruz. Metropollerdeki baristalara gelene kadar kahve hangi yollardan geçiyor ve ne kadar emek harcanıyor bu belgeselle şahit oluyoruz.

İKLİM ARAFI / THE CLIMATE LIMBO

Yönetmen: Elena Brunello, Paolo Caselli ve Francesco Ferri

İklim göçmenleri sadece kendi ülkesindeki değişim için savaşmıyor. Hepimizin etkileneceği bir felaket için savaşıyor. Ve bizim bundan haberimiz bu belgesel sayesinde oluyor!

Sanat Koleksiyonu Olan Zengin Bir Adamın Öyküsü-7

  God of Art- Sanat Tanrısı 7. ARTEMİS Sabah uyandıklarında Artemis pek bir şey hatırlamamaktaydı. Yatakta yalnızdı. Aklında tek kalan p...