29 Temmuz 2012 Pazar

Temmuz Giderken

Kocaman bir tanker geçiyor boğazdan. Hava çoook sıcak. Vantilatör bana mısın demiyor.
Misafirler gidelim 1.30 saat oldu. Bulaşıklar kurudu ve biz mantı yedik. İçimden alev fışkırıyor.
İş yeri serin serin yarın kavuşurum artık! Ancak başka iş lazım sıkıldım ben:(
Tek başına tatile giden sevgili bugün dönüyor. Bir dahaki tek tatilinden sonra bir 3.sünü ve 4. sünü de tek başına yapabilecek özgürlüğüne kavuşacağını bilmeden.
Çarşamba akşamı kuzen İstanbul'daydı bir gezdik bir gezdik ayaklarım yamuldu. Kendimi eve zor attım. Taksim-Galata-Karaköy-Eminönü-Sultanahmet-Kabataş-Üsküdar turu tüm akşam devam etti. Neyse ki misafir gezdirildi.
Boğaz trafiği çok fena 5.30'de köprünün ayağında olsam bile 35 dakikada karşıya geçebiliyorum. Perşembe akşamı Cem Yılmaz'a gittim çok beğendim. 12'yi geçe bitti gösteri. Baya güldük.
Sevil'e gittim orada da 3'de uyudum ertesi gün ruh gibiydim. İş varken geç yatmicem bi daha.
Cumartesi pazar evimde uyandım oh ne güzel.
Dün senaryoyu birilerine verdik. Umuyoruz umuyoruz umuyoruz.
2 hafta sonra İzmir'e gidecemmm. Denizi özledim. Yüzerim bol bol.
Olimpiyatlar Londra'da başladı artık 2 hafta evde seyirci sesi dinlicem.)

Hiç yorum yok:

Sanat Koleksiyonu Olan Zengin Bir Adamın Öyküsü-7

  God of Art- Sanat Tanrısı 7. ARTEMİS Sabah uyandıklarında Artemis pek bir şey hatırlamamaktaydı. Yatakta yalnızdı. Aklında tek kalan p...