Ana içeriğe atla

Çalışkanım çook

Zor günler mesai davası çok sıktı beni.
Bugün toplantıda tüm cesaretimi toplayıp sordum Pierpaolo'ya "Ne zaman bitecek bu çile?"
"Haftaya" dedi kendisi "Teşekkür ederim" dedim  ve çekildim.
Haftaya son mesaidir muhtemelen sahteden de olsa geçeceğiz online sisteme. Yani online sisteme geçmek gerçek de sınırı geçmemiz biraz sahte. Çünkü artık yeter dediler biz geçemesek de uçuruyorlar verimliliği.
Hava bugün serinledi ne kadar güzeldi sıcak sıcak. Pişiyorduk.
Yarın etek giyme planım var maviş çorabımla.
Dün akşamüstü kendimi Taksim'e attim, kütüphaneden aylar önce aldığım kitapları geri verecek yüzü toplamıştım. Gittim verdim çıkışta imzamı attığım defterde Kazım'ın adını gördüm hemen aradım. Bilmişim kendisi yarım saat önce oralardaymış. Bence ben dedektif olmalıyım ama harcanıyorum.
Koşarak Kanyon'a geçtim ravioli-şarap-meze alıp Sevil'in karşısındaki kuaförde aldım soluğu.
Manikür yaptırmayalı aylar oluyor, insan etini yiyecek neredeyse.
Ravioli güzeldi kepekli baget ve patlıcan mezesi de.
Sevgilime de öyle bir sofra kurmak geldi aklıma şu an hele bir haftasonu olsun da...
Çooook özledimmmm onuuu sokakların tavanı kadar.
Sivilce doktorunun verdiği ilaçları yutuyorum umarım cildim harika olur da insan içinde özgüvenle gezerim. Gerçi yine özgüven var da daha da artar.
Yarın akşam -plan bozulmazsa- Gizem bize gelecek.
Ne güzel bir gece geçireceğiz hayal bile edemiyorum. 3 MANYAK olarak.
Tolga ile dizinin ilk 5 bölümünün sinopsisini çıkardık Allah zihin açıklığı versin de gerisi gelsin.
İyi geceler sanaaaaaaaaa.
Seni seviyorum Evrim!
Bende seniii!!!

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Allacciate Le Cinture - Kemerlerinizi Bağlayın

Yönetmen Ferzan Özpetek'in son filmi "Kemerlerinizi Bağlayın" dün Türkiye'de vizyona girdi. Bu havada Ferzan filmi iyi gider diyerek arkadaşlarla bilet aldık. Koltuklarımıza kurulduktan sonra yağmurun sesiyle açılış sekansı başladı. Hareketli kamera şiddetle yağan sağnağı adeta bize yaşattı. Otobüs durağına varınca da bir tilt ile filmin başrol oyuncularıyla tanışmış olduk hemde bir ırkçı kavga sebebiyle. Güzel Elena, bir barda garson olarak çalışmaktadır, en yakın arkadaşı ise gay Fabio'dur. Fabio ise Silvia ile oturmaktadır. Akşamları eve gelmemesiyle bir sevgili edindiği anlaşılan Silvia, çareyi arkadaşlarıyla Antonio'yu tanıştırmakta bulur. Tamirci olan kaba davranışlı Antonio, Silvia'nın arkadaşları tarafından sevilmez. "Zıt kutuplar birbirini çeker" Antonio ve Elena birbirine aşık olur. Ancak Elena'nın iki senelik bir ilişkisi vardır ve maalesef! o da Silvia'ya aşıktır.  Bara gelen Antonio bir bardak birayı fondip yaptıkta...

Terminus'da Ne Var? "The Walking Dead"

Kim ölür kim kalır meselesi... İzlemeden okumayalım lüften. 4. Sezon 8. bölümün sonunda herkes hapishaneden dışarı savrulmuştu. Gözü dönmüş vali gidip bir kampı kendine göre düzenlemiş, görünürde bir aile bile kurmuştu. Ancak bu hayat onun için yeterli değildi. Kendi kendine hapishanedekileri (yani Rickleri) düşman edinmişti ve intikam almalıydı. Kamptakileri doldurup hapishaneye sürdü. Ve Hershel'in kafası gövdesinden ayrıldı... Sapkın vali bunu Michonne'nin kılıcıyla yaptı. Sonrasında karşılıklı bir saldırmaca sürdü. Otobüsle hapishaneden ayrılanlar ve bir sağa bir sola savrulanlar oldu. Ne hikmettir ki ilerleyen bölümlerde otobüsün en güvensiz yer olduğu anlaşıldı. 8. bölüm sonrasında "The Walking Dead" fanatikleri merakla bekledi. Kim nereye gitti, nasıl buluşacaklar? Rick ve Carl, Judith'i kaybetti ve bunu uzun bir süre üstlerinden atamadılar. Ağır yaralı olan Rick'i oğlu Carl gözetti. Bu süreçte babasıyla bazen monolog bazen de dial...

Bulantı-Zeki Demirkubuz

"Var olmaktan başka hiçbir şey yok" Film, Jean-Paul Sartre'ın "Bulantı" isimli kitabı akla getiriyor... Filmdeki Ahmet  varoluşundan pişman mıdır bilinmez ancak nevrotik bir kaçış sürecinde olduğu kesindir. Karısını ve oğlunu uzaklara uğurlar. Gözü yaşlı eşi "Biz seni darlamışız" diye serzenişte bulunur giderken... Ahmet'in umurunda değildir. Çünkü onlar gidince de darlanmaya devam eder.  Karısı ve oğlu kaza geçirip öldüğünde Ahmet bir kadınla evde sevişmektedir. Telefonu defalarca çalar ve açmak istemez. Hatta sabahları evi toplamaya gelen kadın ona polisin aradığını söylese de durum değişmez. Ahmet sürekli bir kaçış içindedir. Gerçeği öğrenince onun acısına bile uzak kalırız. O yatak odasındayken kamera koridordadır ve film biraz daha uzak bir tarihle devam eder.  Ahmet yine eski Ahmet'tir. Sevgilisi ile daha rahat görüşecek diye düşünürüz ancak onun aramalarına cevap bile vermez. Çünkü ayrılmak istediğini yüzüne söyleyecek cesareti...